Kürtler, Türkiye’de Kürt kültürünün tanınması ve demokratik reformların gerçekleştirilmesi için yıllardır birçok yola başvurdu. Bu gibi çabalara gösterilen direnç, Kürt ulusal hareketi ve Türk devleti arasında bir dizi çatışmayla sonuçlandı. Bu çatışma süreci on binlerce yaşama mal olurken, milyonların hayatını da paramparça etti. 1990’lı yılların başından itibaren kültürel ve siyasal hakları için siyaset kurumunun içinde daha aktif rol oynamaya karar veren Kürt politikacılar siyasal partiler kurdular, milletvekili olarak mecliste yer aldılar, yerel seçim başarılarıyla belediye başkanlıkları kazandılar.
Watts, tüm yıldırma girişimlerine rağmen siyasetten vazgeçmeyerek hem devletin resmî anlayışına hem de bir yanıyla silahlı mücadeleye “meydan okuyan” Kurdî politikacıların 1990-2008 arasında ülkedeki siyasi kurumları, mekanizmaları kullanmalarını ve çalışmalarının etkilerini kapsamlı şekilde inceliyor.
Watts, Kürtlerin ve Kürt siyasi partilerinin Türkiye’deki yerlerini inceleyerek mükemmel bir iş yapıyor. Kürtlerin sıradan “meydan okuyucular” olmanın ötesinde Türk siyasetinin tamamlayıcı ve kurucu unsurlarından olduğunu gösteriyor.
Reşat Kasaba
Türkiye’deki Kürt siyasetini anlamak için mutlaka okunması gereken bir kitap.
Jenny White
