Sanırlardı ki O , birçok koldan bir hesaplaşma romanı; iç hesaplaşma, dünle ve kavramlara yönelik...
Romanın kahramanı dünü ve bugünü sorgularken , geleceğe de dönük bir sorguda.
Her sorgu bir hesaplaşmaya da dönüşmez mi ? Bence dönüşür ve romanda da böyle oluyor.
Eyvah mı desem iyi ki mi demem bilemedim lakin gerçek olan şu ki; okur (en azından ben) kendini hayatıyla o hesaplaşmada buluyor hem de kitabın kapağındaki o masada,üstelik bir sorgu havasında.
Roman kahramanı (Başkan) adeta çok ince bir cam. Bu hayat kırar mı onu ? Elbette kırar.Kelimelerse camdan insanlar için önemlidir.Kelimelerin içi dolmalıdır, anlamı kaynağından gürül gürül akmalıdır.Hatta yetmez onları daha çok anlamlandırmalıdır.Tıpkı roman kahramanının yaptığı gibi kelimenin taşıyamayacağı kadar anlam yüklemelidir.Mesela beklenti ve vefa nedir ? Ya dostluk nedir? Vefa ve beklenti kitabın diğer kahramanlarıdır. Ben burada tanımlarını böyle yapacağım zira roman onları hayli anlatıyor, tanımlıyor.
Vefa ve beklenti sorgulamaktalar, sorgulanmaktalar ve biz de okur olarak sorgulamaktayız .
Bu romanda yara bere var. Bu romanda soyut ve somut iç içe . Bu ayrıcalıklı kitapta başkan, vefa, beklenti,başkanın yardımcısı ve biz okurlar sorgu sual halinde bir yüzleşme, birçok koldan bir hesaplaşma için baş başayız .
