Şark İstiklal Mahkemesi 1925-1927

Mahmut Akyürekli

Şark İstiklal Mahkemesi 1925-1927 Hakkında

Şark İstiklal Mahkemesi 1925-1927 konusu, istatistikler, fiyatları ve daha fazlası burada.
0/10
0 Kişi
2
Okunma
Beğeni
153
Görüntülenme

Hakkında

İstiklal Mahkemeleri yakın tarihimizin en önemli kurumları arasında gösterilebilir. Bu mahkemeler hukukçu olmayan kişilere emanet edilmişti. Asker kökenli milletvekillerinin çoğunluğu oluşturduğu mahkemelerde Mustafa Kemal’in istekleri doğrultusunda karar vermek esastı. Duruşmalar açık yapılsa da, genellikle hükümler önceden veriliyordu. Mahkeme kararlarının halk arasında “sanığın idamına, tanıkların bilahare dinlenmesine” biçiminde alaya alınmasının sebebi de, önceden verilmiş hükmü meşrulaştırmak için sergilenen gerekçe bulma komedyasıydı. Cumhuriyet rejimine ve Mustafa Kemal’e muhalif olan herkes potansiyel suçluydu ve İstiklal Mahkemeleri’nde yargılanabilirdi. Mustafa Kemal, bu mahkemeler sayesinde, bütün rakip ve muhaliflerini kolayca tasfiye edebiliyordu; dahası, henüz mahkemeye yolu düşmemiş olanların yüreklerine korku salma şansına da sahip oluyordu. Nitekim İzmir suikastında on yıl ağır hapis cezasına çarptırılan Halis Turgut ve Canpolat Bey, cezaya itirazlarını canlarıyla ödemişlerdi. Cezaları aynı celse içinde ve hiçbir ek suçlama veya belgeye ihtiyaç duyulmadan anında idama çevrildi ve infaz edildi. İstiklal Mahkemeleri’nin en bilinen örneklerinden Şark İstiklal Mahkemesi ise doğuda gelişen Şeyh Sait Ayaklanması sırasında yakalanan isyancıları yargılamak üzere kuruldu. Ancak mahkeme başka bazı görevleri de üstlenmişti. Doğudaki feodalizmi yok etmek, İslamcıları ve Kürtleri sindirmek, muhalif İstanbul basınını susturmak, Terakkiperver Cumhuriyet Fırkasının sonunu hazırlamak, bu ekstra görevlerden birkaçıydı. Elazığ’daki Şark İstiklal Mahkemesi’nde yargılanan Cumhuriyetçi Vatan gazetesinin sahibi Ahmet Emin Yalman bu mahkemeyi “…takım takım ölüm cezaları veren ve hükümlerini kimseye sormadan, kimseye hesap vermeden yürüten korkunç ihtilal mahkemesi...”şeklinde tanımlıyor. 1923 yılından sonra inşa edilen ulus devletin Kürt halkıyla ilişkisinin kopmasına neden olan Şeyh Sait hadisesini tam manasıyla kavrayabilmek için, bugüne kadar inceleme şansına sahip olamadığımız İstiklal Mahkemesi kayıtlarının en önemli başvuru kaynakları oldukları biliniyor. Bu kayıtlar Şeyh Sait’in yazışmaları gibi, hareketin maksadı ve seyri hakkında zengin veriler sunan belgeler içeriyor. Mahmut Akyürekli’nin Dersim Kürt Tedibi 1937-1938 adındaki çalışması Kitap Yayınevi’nce yayınlandı.
Tahmini Okuma Süresi: 5 sa. 15 dk.Sayfa Sayısı: 185Basım Tarihi: 1 Nisan 2013Yayınevi: Kitap Yayınevi - Tarih ve Coğrafya Dizisi
ISBN: 9786051051121Ülke: TürkiyeDil: TürkçeFormat: Karton kapak
Reklam

Yazar Hakkında

Mahmut Akyürekli
Mahmut AkyürekliYazar · 5 kitap
Öğretmen Okulu'ndan mezun olan Mahmut Akyürekli, 1983 yılında Fırat Üniversitesi Tarih Bölümünü bitirdi. 1985 yılında yüksek lisansını yarım bıraktı ve on yıl sürdürdüğü öğretmenlik mesleğine de son vererek serbest hayatı tercih etti. 2010 yılında akademik çalışma ve araştırma alanına dönerek Ankara Üniversitesi Türk İnkılap Tarihi Enstitüsü'nde yüksek lisansını tamamladı. Yüksel lisans tez konusu olarak seçtiği Dersim Olaylarının Sebep ve Sonuçları (1937-1938), Dersim Kürt Tedibi (1937-1938) adıyla kitap olarak yayımlandı. Şark İstiklal Mahkemesi (1925-1927), Gerekçe ve Hükümleriyle Şark İstiklal Mahkemesi Kararları (2 cilt), Koçkiri Kırımı (1920-1921), Kürtle'le Türkler Bin Yıllık Geçmişin Kısa Tarihi adlı çalışmaları kitaplaşan Akyürekli'nin muhtelif gazete ve dergilerde makaleleri de yayımlanmıştır.