Okurken yoruldum. Benim için Sasin'in Gecesi'ni anlatan cümle bu. Arka kapak bana çok daha farklı bir şeyler anlatmıştı kitabı alırken. Fakat karşılaştığım şey, yıldızı ile konuşan Sasin'in hikayesinin klişe bir hikaye açılımı ile sıradan bir kurguya bağlanışı oldu. Klişe hikayelere karşı değilim, iyi yazıldığında en klişe konu bile keyifli bir okuma yolculuğuna çıkarabilir insanı.
Ama yazar fantastik ögeler (yıldızla konuşma, yıldıza dönüşme, farklı bir göğe ulaşma), imkansız aşk, babasını kaybeden ve annesi tarafından lanetli olmakla itham edilen içine kapanık genç kız, zengin konağının zorla nişan yapılan oğlu, oğlanın zengin ve kibirli nişanlısı vs derken daha burada yazamadığım pek çok durumu bir arada kullanmış ve bunu cümleleri süsleme çabasına öylesine ısrarla düşerek yapmış ki bazı kısımlarda ne okuduğumu, olayların neresinde olduğumu unuttum. Şiirsel bir anlatım yapmak için üzerinde uğraşıldığını düşündüğüm uzun, karmaşık cümleler, sonu gelmeyecek gibi devam eden tamlamalar ve alaka kuramadığım duygu betimlemeleri bana göre akışı bozmuş. Kitabın tek ilginç yanı olan yıldızla konuşma kısımları da bu yüzden anlaşılmaktan uzak ve yapay durmuş.