“ Varlığımın etrafına mutlak bir hiçlik inşa edilmişti...
Yapacak, işitecek ve görecek bir şey yoktu, her yerde ve kesintisiz şekilde hiçlik hüküm sürüyordu, sadece mutlak bir uzamsızlıkta ve zamanın olmadığı bir boşluk.”
"İlk iş mutlak bir hiçliğin içine yerleştirildik, zira bilindiği üzere dünyada başka hiçbir şey, insan ruhuna hiçlik kadar etkili bir baskı uygulayamaz."
Satranç insanların bulduğu tüm oyunlarla kıyaslandığında tesadüflere dayanan zaferlerden uzak, kısacası ruhsal becerinin kazandığı zaferlerin olduğu bir oyundu.