Üstün İnsan

Şeceretü'l Kevn

Muhyiddin İbn Arabi

Şeceretü'l Kevn Quotes

You can find Şeceretü'l Kevn quotes, Şeceretü'l Kevn book quotes, the most impressive sentences and paragraphs on 1000Kitap.
Ya (farkında olmadan) ıslandıysak yağmuruna:(?
Enâniyyet : (Enâniyyet) Benlik. Kendine güvenmek, gurur. Hodbinlik. Sadece kendine taraftarlık. Her yaptığı işi kendinden bilmek.
Sayfa 11 - e-kitap
" Eğer uykudan uyanmamayı isteyebiliyorsan, istediğin için de uyanmamayı gerçekleştirebiliyorsan, ölümden sonra dirilmemeye de güç yetirebilirsin demektir."
Sayfa 51 - Kitsan YayıneviKitabı okudu
Reklam
RESÛLULLAH (s.a.v): O halde bana anlat: Halk arasında en çok sevmedi­ğin kimdir? ŞEYTAN: Sensin, ya Muhammed... Allah’ın yarattık­ları arasından senden daha çok sevmediğim kimse yoktur. RESÛLULLAH (s.a.v. ): Benden sonra, en çok kimlere buğuzlusun ve sevmezsin? ŞEYTAN: Müttaki bir gence ki... Varlığını Allah yo­luna vermiştir. RESÛLULLAH (s.a.v.): Sonra kimi sevmezsin? ŞEYTAN: Kendisini sabırlı bildiğim, şüpheli işlerden sakınan âlimi... RESÛLULLAH (s.a.v.): Sonra? ŞEYTAN: Temizlik İşinde... Yıkadığı yerleri üç defa yıkamaya devam eden kimseyi. RESÛLULLAH (s.a.v.): Sonra? ŞEYTAN: Sabırlı olan bir fakiri ve şükreden zengini
Sayfa 111 - Bahar YayınlarıKitabı okudu
Hâsılı: “ كُنْ  - Kün! Ol! ”  olarak ifâde edilen kelimelerden, her yaratılmışın hazzı başka başkadır.. Ki bu hazz ve nasibi, o kelimenin  hecesinden edindiği bilgi kadardır.. Bir de onun gizli sırlardan elde ettiği müşâhede kadar…
Sayfa 5 - e-kitap
Duyuları kalbin elçileri kılmıştır.
Bunlar, orada toplanıp derlenenleri istinsah ederler. Kulak bir elçidir, aynı zamanda casusudur. Göz bir elçidir, aynı zamanda muhafızıdır. Dil bir elçidir, aynı zamanda tercümanıdır.
"Eğer nur cevheri karanlık cevherinin üstüne çıkarsa, ruhaniyeti cismaniyetine karşı belirginlik kazanırsa meleklerden üstün olur ve Feleklerin üzerine çıkar. Şayet karanlık cevheri, nuruna üstün gelirse, cismaniyetine ruhaniyetini alt ederse şeytanlardan daha öte olur, onlardan ileri gider."
Sayfa 34 - Kitsan YayıneviKitabı okudu
Reklam
Mevsufların sayısına bağlı olarak sıfatlarında artış olmaz. İrade edilenlerin farklılığıyla iradesi farklılaşmaz. Bütün varlıkları “Kün/ OL” kelimesiyle var etmiştir. Gizli hiçbir şey yoktur ki o korunmuş sırdan çıkmış olmasın. Yüce Allah şöyle buyuruyor: “Biz, bir şeyin olmasını istediğimiz zaman, ona söyleyecek sözümüz sadece “Kün / Ol” dememizdir. Hemen oluverir.” (Nahl, 40) Sonra varlığa ve varoluşuna, gizli olana ve düzenlenişine baktım. Baktım, varlığın tümü bir ağaçtır. Bu ağacın nurunun aslı “OL” habbesidir. “Sizi biz yarattık...” (Vakıa, 57) tohumunun aşısıyla varlık, “kaf”ı aşılanmış. Bu tohumdan “ Biz, her şeyi bir ölçüye göre yarattık.” (Kamer, 49) meyvesi çıkmıştır. Bu ağaçtan kökleri aynı, uzantıları ayrı iki farklı dal belirmiştir. Kök iradedir, dalı ise kudrettir. Dolayısıyla “Kaf” cevherinden iki farklı anlam çıkmıştır: “Bu gün size dininizi ikmal ettim” (Maide, 3) ayetinde işaret edilen kemal “kaf”ı ve “İçlerinden kimi iman etti, kimi de inkar etti.” (Bakara, 253) ayetinde işaret edilen küfür “kaf”ı... “Nun” cevherinden ise “Belirsizlik Nun’u” ve “Belirlilik Nun’u” zuhur etti. Öncesizlik (kadem) iradesinin hükmüne dayalı olarak onları yokluk gizliliğinden ortaya çıkarınca, üzerlerine nurunu serpti. Bu nurdan isabet alanlar “OL” tohumundan çıkan “varlık ağacı”nın timsalini ihata ettiler. “OL” sözünün “kaf”ının sırrından “Siz, hayırlı ümmetsiniz...” (Al-i İmran, 110) timsali göründü.
kenz
Kenz: Define, hazine. Yer altında saklı kalmış kıymetli eşya, para veya altın gibi şeyler.
Sayfa 11 - e-kitap
Tam Açı
Kim olursa olsun; yaptığı müşâhedenin mahkümudur.. Ama hiç biri kendi başına bir işe sahip değildir.
Sayfa 6 - e-kitap
II. Şeceretü'l-Kevn Müellifi: İbn Gânim el-Makdisî
...... Şeceretü'l-Kevn'in İbn Arabî'ye atfedilmesinde yadırganacak bir şey yoktur: Çünkü fikirleri, üslup ve anlatım, konunun işlenişi ve varılan sonuçlar bakımından örtüşen bir muhayyilenin varlığı sözkonusudur. Bu örtüşen muhayyile sebebiyledir ki sadece Şeceretü'l-Kevn değil Madisî'nin Teflîsü'l-İblîs'i de İbn Arabî'ye nisbet edilmiştir.
Sayfa 28 - İz Yayıncılık, 2010, Hüseyin Şemsi Ergüneş tercümesi
277 öğeden 191 ile 200 arasındakiler gösteriliyor.