Sefername Gönderileri

Sefername kitaplarını, Sefername sözleri ve alıntılarını, Sefername yazarlarını, Sefername yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Mihrabının olduğu duvarı, baştan başa beyaz mermer levhalarla kaplanmış ve Kur'an'ın tamamı güzel bir hadla bu duvara yazılmış.
Asi nehri'ne, İslam ülkesinden çıkıp, kafir diyarına doğru gittiği için Asi adı verilmiştir.
Reklam
Eyyam-ı mustarika: Güneş takvimi Selçuklu sultanı Melikşah zamanında Ömer Hayyam ve arkadaşları tarafından düzenlenmeden önce aylar, 30 gün olarak hesaplanıyordu. Bu durumda da yıl 360 gün oluyordu. Yıl dönümünün Güneş takviminin birinci ayı olan Ferverdin ayının birinci gününe denk gelmesi için, güneş takviminin son ayı olan İsfend'e 5 gün eklerlermiş. İşte bu 5 güne eyyam-ı müstakilka (çalıntı günler ) adı verilirmiş.
176 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
Nasır -ı Hüsrev / Sefername. Çeviren: A. Naci Tokmak. Yazarın tam künyesi Ebu Muin Nasır bin Hüsrev bin Haris el Kubadiyani/ Kabadiyani el Mervezi'dir. 1004 yılının Ağustos ayında, Horasan bölgesindeki Belhnşehrinin Kabadiyan kasabasında doğmuştur. Toprak sahibi, varlıklı bir aileden gelen Nasır -ı Hüsrev, Fars ve Arap dil ve edebiyatları dışında ilahiyat, tefsir, felsefe, mantık, aritmetik, geometri, astronomi, astroloji, tıp, eczacılık ve müzik gibi zamanında geçerli hemen hemen bütün ilimlerde tahsil görmüş, hafız ve nakkaş'tır. 1020- 1040 yılları arasında Gazneli Mahmut ve oğlu Mesut'a katiplik yapmış, 1040 yılından 1045 yılına kadar da Selçuklulara hizmet etmiştir. Gördüğü bir rüya üzerine, önceki sürdüğü hayattan el çekerek, hacca gitmeye karar vermiş, kardeşi ve yanındaki kölesi ile birlikte 7 yıl süren uzun bir yolculuğa çıkmıştır. Hac görevi için Selçuklu topraklarından Anadolu'ya, Anadolu'dan Suriye üzerinden Kudüs'e, Kudüs'ten Mısır'a, Mısır'dan deniz yoluyla Hicaza, Hac görevlerini tamamladıktan sonra da Basra üzerinden tekrar kendi şehrine dönmüştür. Bu yolculukta yaşadıklarını da kitap haline getirmiştir. Etkileyici bir dille gördüğü şehir ve kasabaların insan ve tabiat tahlillerini yapmış, coğrafyanın manevi ikliminden bahsetmiştir. Farsçadan Türkçeye tercümesi de iyi bir şekilde yapıldığı için, okuyucunun sıkılmadan takip edeceği bir kitaptır. #Kitapşuuruinsanlıkşuurudur.
Sefername
SefernameNasır-ı Hüsrev · Devamend Yayınları · 202022 okunma
176 syf.
·
Puan vermedi
11. Yüzyılda yaşamış olan Nasır-ı Hüsrev, gördüğü bir rüya sayesinde çok güzel ve anlaşılır bir şekilde hac yolculuğu boyunca yaşadıklarını ve gördüğü yerleri anlatıyor. O yüzyıllarda dünyanın pek kalabalık olmadığını az nüfusa sahip olduğunu düşünüyorken, okuduğum kitaptan dolayı o dönemde dünyamızın çok kalabalık olduğunu anlamış oldum. Fakat dikkatimi ceken nokta şu; Güneydoğu'yu anlatırken Kürtlerden hiç söz edilmemesi garibime gitti. Acaba yayınevinin kasıtlı bir şekilde bu kelimelerden uzak durduğunu dusunmuyorda değilim. Eminim ki Nasır-ı Hüsrev Kürtlerden söz etmiştir. Çünkü kitabı okurken onun tarafsız ve gördüğünü yazan birisi olduğunu anladım. Bu ülkede yaşayan bir ırkı yok saymak kabullenemez. Bu şekilde medeni insanlar seviyesine ulasacaginizi düşünüyorsanız yanılıyorsunuz. Tabi yine de ön yargılı davranmak istemiyorum. Sefernameyi okumanızı numaralı kelimeleri de araştırmanızı tavsiye ederim. Söz edilen şehirlerin bir kısmı yok olup gitmiş. Bir kısmı ise hala dimdik ve binlerce milyonlarca insana ev sahipliği yapmaya devam ediyor. İyi okumalar dilerim.
Sefername
SefernameNasır-ı Hüsrev · Devamend Yayınları · 202022 okunma
Umman denizinde, bir gün bir gece içinde bir kere med, bir kere cezir olur. Med zamanı sular on arşın miktarı kabarır, yükselir. Tam yükselince yavaş yavaş cezir olmaya başlar, on, on iki arşın alçalır.
Sayfa 108
Reklam
29 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.