Kitabın konusu: günün birinde acıyı keşfeden küçük bir çocuğun öyküsü, diye özetlemiş yazarımız.
Benim bahsedeceğim şekil ise şöyle: ailesi tarafından sürekli şiddet gören zeze, bir gün sevilmenin nasıl bir şey olduğunu keşfeder. O kadar muhtaç ki sevilmeye, kendine hep bir dost, yoldaş, arkadaş aramakta aslında.
Günün birinde de bu sevgiyi bulur.
BUNDAN SONRASI SPOİLER İÇERERİR!
Bulduğu kişiyi kaybetmenin acısı ile bitap düşer, daha minicik bir çocuk olması onun kocaman dağları sırtladığı gerçeğini değiştirmez.
Hem sevgisiz, hem fakir, hem de kötü insanlardır ailesi. En minik bir haylazlığında ellerine sopa alıp zeze'yi dövmekten asla gocunmazlar.
Oysa zeze'nin gönlü o kadar cömerttir ki kendisini dövselerde de, üzseler de hala onların iyiliğini istemektedir.
Hepsini, her şeyi anlatmak istiyorum. Ama sanırım kitabın okunması size daha iyi gelecektir. Ayrıntılı konuşmak isterseniz beklerim.
Beni çok etkileyen bir kitap oldu kendisi. Yılın geri kalanı hakkında konuşmak istemiyorum ama şimdiye kadar okuduğum (bu yıl) en iyi kitaptı.
Huzur içinde yat Portuga.