Sekizinci Kıta Gönderileri
Sekizinci Kıta kitaplarını, Sekizinci Kıta sözleri ve alıntılarını, Sekizinci Kıta yazarlarını, Sekizinci Kıta yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Türkiye'nin son dönem karşı karşıya kaldığı göçler, ucuz emek gücü olarak Türkiye burjuvazisinin de iştahını kabarttı. Avrupa'nın giderek yaşlanan nüfusu karşısında, bir dönemdir hükümet katında "En az 3 çocuk yapın" çağrıları yapılmaktaydı. Bunun en önemli nedeni ucuz, boş ve kendi içinde rekabete sokulabilir genç emek gücünün yaratılmasıydı. Türkiye'de sayıları 5 milyonu bulan mülteci ve göçmen kitlesi, bu açığın giderilmesinde burjuvaların el ovuşturdukları olağanüstü bir fırsat olmuştu.
Sayfa 108Kitabı okudu
Abraham Lincoln, köleliği kaldırdı ama Afrika'da modern kölelik devam etti. Kongo bağımsızlığını 1960'da kazandı, adı Kongo Demokratik Cumhuriyeti oldu. Fakat bu sadece makyajı. Çünkü milyonlarca insan koltan madenleri uğruna öldürüldü, canından oldu. Ve bugün hala madenlerde 2 milyon çocuk çalışıyor.
Sayfa 88Kitabı okudu
Krallık zamanında Afrika'dan diğer kıtalara 18 milyon köle götürüldü. Bunun %40'ı Kongoluydu. İnsanlık tarihinin en çok kan dökülen yerlerindendir Kongo. Dünya Yahudi soykırımını bilir, Naziler Almanya'da 6 milyon kişi yok etmiştir. Ama Kongo'da bunun katbekatı insan öldürüldü, uygarlık bundan bihaberdi.
Sayfa 88Kitabı okudu
"Evlilikler çok zor. Çünkü evliyken Türkmenistan'a gidersen, keyfiyetten geri göndermeyebilirler. Göçmen kadınların çoğu Türk sevgili ediniyor. Şansı yoksa, bu asalaklar kadınların sırtından geçinmeye başlıyor. Mesela dayak kadının hayatında normal hale gelmiş. 'Vize işlerini çözerim' diyen komisyoncular da bu kadınlardan korkunç paralar alıyor."
Sayfa 26 - Türkmenistanlı göçmen N.'nin anlatımıKitabı okudu
"Göçmen hakları işçi haklarıdır."
Sayfa 12Kitabı okudu
Ateist olduğu anlaşılınca işkenceye maruz kalan, sırtına 60 kırbaç darbesi vurulan bir işçiymiş Erselan. İran'da zindan koşullarının felaket olduğunu söylüyor. İşkencenin asıl hedefiyse beden değil: "Senin kafanın içindeki düşünceleri öldürmek istiyorlar."
Sayfa 67 - Kor KitapKitabı okudu
Türk işçisine göre yoksulluğun, krizin, işsizliğin sebebi mülteciler! Çünkü devlet medyasında bu propaganda var. Bu propaganda sistematik ve yerli halka karşı bakış açısı yaratmış.
Sayfa 63 - Kor KitapKitabı okudu
Hiç bir sendika yok ki şunu desin: Senin de Türk işçisinin de Suriyeli işçinin de sorunu aynı. Böyle sendikalar olmayınca Türk işçisi bize diyor ki, 'Patronlar ucuz işçi olduğunuz için sizi alıyor, bizleri almıyor!'
Sayfa 63 - Kor KitapKitabı okudu
Göçmen işçileri yıldırıp usandırmak, parasına el koymak da patronların sıklıkla uyguladığı bir yöntem. İşçiler çaresiz çünkü çalışma izinleri yok ve patronlarla arayı iyi tutmadan yaşamlarını sürdüremiyorlar.
Sayfa 33 - Kor KitapKitabı okudu
Pandemiyi Örgütsüz Karşılamayacaksın
Fransız yazar Albert Camus, 1957'de yayımlanan Veba romanında 1940'lı yılların Cezayiri'nde veba hastalığına tutulan 200 bin nüfuslu Oran kentini anlatır.(79)
Yazar, romanda, vebayla değişime uğrayan kentin sosyoekonomik, kültürel değişimine de ayna tutar. Hastalık tüm ekonomide yaşamı altüst etmiş, önemli sayıda insanı işsiz bırakmıştır. Önce, mahkûmları salıverip çalıştırmayı düşünen burjuvalar, çoğalan işsizler ordusuna bakıp bundan vazgeçerler." Sağlık Kurulları"na katılma teklifini reddeden romanın karakterlerinden rantçı Cottard, bunun gerekçesini şöyle açıklar: " Hem vebanın yararını görüyorum, niye onu durdurmak için işe karışacakmışım, anlamıyorum..."
Kapitalist mantık bugün de aynı işliyor.
Sayfa 174 - 79{ Albert Camus, Veba, çev. Nedret Tanyolaç öztokat, İst: Can Yayınları, 2016}