Italo Calvino'nun "Sen Alo Demeden Önce" adlı kitabı öykülerden oluşuyor. Size de oluyor mu bilmem, ama ben öykü kitaplarını okurken şöyle bir hisse kapılıyorum: Bazı öyküler harika, insanın bam teline dokunuyor, ama bazıları da kitabı doldurmak için eklenmiş gibi. Bugüne kadar yerli yabancı çok fazla öykü kitabı okudum ve nedense hemen hepsinde bu hissi yaşadım. Yakın zamanda okuduğum Buzzati öykülerinde de böyle olmuştu, Tatar Çölü'nü okuyunca fikrim değişti. Bu sebeple okuduğum ilk kitapla -hem de bu bir öykü kitabı- Calvino hakkında yorum yapmak istemiyorum. Zira bu kitapta Calvino'nun okuyucuyu saran, düşündüren hatta gülümseten "çok iyi" öyküleri de var. Bu sebeple Calvino'yu okumaya ve keşfetmeye devam edeceğim.