"Aslında o gün yaşadığı her şeyi filmlerde gördüğünü, filmlerden her şeyi bildiğini sanmıştı. Demek mutlu sonların ertesinde bunlar oluyordu, o yüzden mi göstermiyorlardı filmlerde sonrasını?" (Tohumcu, 2019, s. 26).
Âlem durmaz konuşurdu. Kendilerini ilgilendiren ilgilendirmeyen her konuda, bildiğine bilmediğine bakmadan, sorup öğrenme ihtiyacı duymadan, yalan mı doğru mu soruşturmadan, her konuda konuşurdu insanlar. Ne de çok şey bilirlerdi üstelik. Dedikodu yapmayı, akıl vermeyi ne severlerdi.
"Neden bu adamlar benim anamın namazını benim önümde kılıyorlar. Karısına kızına eziyet eden adamın namazına ihtiyacı yok anamın. Bu kadını mezara sokanlar da bunlar. Onlar benim arkamda kılacaklar namazı.”
Âlem durmaz konuşurdu. Kendilerini ilgilendiren ilgilendirmeyen her konuda, bildiğine bilmediğine bakmadan, sorup öğrenme ihtiyacı duymadan, yalan mi doğru mu soruşturmadan, her konuda konuşurdu insanlar...
Bu kitaptaki hikayelerin hepsini lanetliyorum. En önce bunu bilmenizi isterim. Ne dinlerken onları ilk ağızdan, ne de yazarken siz okuyasınız diye bana mutluluk verdiler.
Dilerim, size de sıkıntıdan başka bir şey vermezler..