Seyyahların Gözüyle Sultanlar ve Savaşlar

Giovan Maria Angiolello

Seyyahların Gözüyle Sultanlar ve Savaşlar Gönderileri

Seyyahların Gözüyle Sultanlar ve Savaşlar kitaplarını, Seyyahların Gözüyle Sultanlar ve Savaşlar sözleri ve alıntılarını, Seyyahların Gözüyle Sultanlar ve Savaşlar yazarlarını, Seyyahların Gözüyle Sultanlar ve Savaşlar yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Selim, mahkeme kurmalarını, Tuman Bey'i bir katıra bindirip boynuna zincir takıp Kahire'de dolaştırmalarını ve şehrin Babü'z-Zuveyle adlı kapısına çivilemelerini emretmişti. Bu olay, Memlük Devleti'nin sonu ve Sultan Selim'in kudretinin başlangıcıydı.
Yeditepe Yayınevi
246 syf.
·
Puan vermedi
·
4 günde okudu
Seyyahların Gözüyle Iran Dolayları 1500
Fatih Sultan Mehmed ve peşi sıra gelen dönemde İran ve dolaylarında halkın ve bazı savaşların durumlarını, şehirler ve yaşantılar hakkında objektif olmayan bilgiler içeren yine de dönem bilgileri için değerli bir kitap. Şah İsmail ve dönemi için bu seyyahların yazılarından ziyade Tufan Gündüz hocanın Şah İsmail kitabını okumak daha sağlıklı olacaktır. Bazı kısımları okuduğunuzda tarihi yanlışların düzeltilmiş doğru hallerini aşağıda dip notta zaten yazılmış. Dönemi merak edenler için okunabilecek bir eser.
Seyyahların Gözüyle Sultanlar ve Savaşlar
Seyyahların Gözüyle Sultanlar ve SavaşlarGiovan Maria Angiolello · Yeditepe Yayınevi · 202142 okunma
Reklam
246 syf.
8/10 puan verdi
·
11 günde okudu
Akkoyunlular ve daha sonra Safeviler zamanında Doğu Anadolu ve İran. coğrafyasına gitmiş üç İtalyan seyyahın seyahatnamelerini bir arada toplamış bir kitap. Dönemle ilgili sosyal ve siyasi yapının görülmesi açısından güzel bir eser.
Seyyahların Gözüyle Sultanlar ve Savaşlar
Seyyahların Gözüyle Sultanlar ve SavaşlarGiovan Maria Angiolello · Yeditepe Yayınevi · 202142 okunma
Venedikli Seyyah Gözünden Şah İsmail ve Halkı
Bu Sûfi'yi (Şah İsmail) ülkesinin halkı, özellikle, pek çoğu zırhı olmadan savaşa giden ve İsmail'in kendilerini koruyacağı beklentisi içinde olan sipahileri, sanki Tanrı gibi seviyor, yüceltiyor ve saygı gösteriyor. Aynı şekilde zırhsız ve cevşensiz savaşa giden başkaları da var. Onlar İsmail'in yolunda ölmekten memnunlar. Bu yüzden bağırları açık en öne çıkarlar ve “Şeyh!.. Şeyh!..." diye bağırırlar, Tanrının adını bütün İran'da unutmuş ve sadece İsmail'in adını akıllarına koymuşlardır. Eğer birisi bindiği attan yere düşse veya yaya olsa “Şeyh’ten başka hiç bir Tanrıdan yardım istemiyorlar. Onun adını iki türlü yadediyorlar. Birincisi: Şeyh, Tanrı anlamında, ikincisi Peygamber anlamında. Çünkü Müslümanlar: “Lâ ilahe illâ Allah Muhammeden resulullah" derler, Ama İranlılar. “Lâ ilahe illâ Allah İsmail veliyyullah" diyorlar.
Sayfa 214Kitabı okudu
Şah İsmail, Tebriz'e girdikten sonra Akkoyunlu hanedan ailesine ve devlet ileri gelenlerine karşı müthiş bir tatbikat başlatmış, hanedana mensup kişilerin mezarlarını tahrip ettirerek kemiklerini yaktırmıştır.
Reklam
Reklam
23 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.