Rabia onu hiç unutmadı. Çünkü o büyük odada dizilip duran uzun boylu erkeklerin geniş göğüslerinin içleri, Rabia’ ya, bomboş geldi. Onların arasında Rakım bir köstebeğe benziyordu, fakat yalnız onun göğsünün içinde atan bir insan kalbi vardı!
fikrin maddeye ne kadar hâkim olduğunu düşündün mü? Fikir gidince insan da kâğıt gibi cansız, mânâsız oluyor. Bu akşam İsa’nın şu sözlerini hatırladım: “Allah ölülerin değil, dirilerin Allah’ı”
Her şey an, an nûr içinde, sonra daimî karanlık... İşte geldi, işte gidiyor... İnsan ömrü, kâinatın hayatı nur içinde bir an görünüp sönen hayal... Bir gölge oyunu,