Sır Katibi-Samiha Ayverdi ile 36 Yıl

Aysel Yüksel

Most Liked Sır Katibi-Samiha Ayverdi ile 36 Yıl Posts

You can find Most Liked Sır Katibi-Samiha Ayverdi ile 36 Yıl books, most liked Sır Katibi-Samiha Ayverdi ile 36 Yıl quotes and quotes, most liked Sır Katibi-Samiha Ayverdi ile 36 Yıl authors, most liked Sır Katibi-Samiha Ayverdi ile 36 Yıl reviews and reviews on 1000Kitap.
"Ben demiştim deseydim bu nefsimin cevabı olacaktı"
384 syf.
7/10 puan verdi
·
Liked
Yazar, Samiha Ayverdi’nin 36 yıl sekretaryası olarak yakınında bulunmuş. Kitabın ezici bir çoğunluğunda Ayverdi’yle ilgili şahidi olduğu olayları anlatmış. Ayverdi’nin muhtelif konular hakkındaki görüşleriyle ilgili beyanda bulunmuş. Ayverdi’nin tasavvuf anlayışından, ideolojik bakış açısına, insan yetiştirmeden siyasete kadar birçok alanda ilginç görüşlerini anlatmış. Kitapta her geçen gün kan kaybeden tasavvufun cemiyete artı değer ürettiği zamanlardaki işleyişiyle –en azından yazarın kendi tasavvufi çevresiyle- ilgili doyurucu bilgiler sunmaktadır. Merhum Samiha Ayverdi’nin güzel aforizmalarından birkaçını paylaşmayı uygun gördük: “Biz bir işi bitirirken ancak başka bir işle dinleniyoruz.” “Aşk elektrikse akıl onu kablolayan, insanların kullanmasını sağlayan bir unsurdur. Aşk akılla kablolandığı zaman nice istifadeler faydalar sağlamıştır.” “Bir göz vardır ki uzağı görür. Bir göz vardır ki yakını görür. İşte her ikisini gören göz basiret gözüdür.” “Ben değirmenciyim, taş getirene kum, buğday getirene un öğütürüm.” “Biz neyi talep edersek Allah bize onu âlet eder.” Bir kermes gününde: “Cihat yalnız kılıçla olmaz, iğneyle de, kalemle de, şişle de olur.” “Şuur altınızı temiz tutunuz. Zira şuur altı talepleriniz vücut bulur.”
Sır Katibi-Samiha Ayverdi ile 36 Yıl
Sır Katibi-Samiha Ayverdi ile 36 YılAysel Yüksel · Kubbealtı Neşriyatı · 20185 okunma
Reklam
Gül ağacının dibindeki toprak zamanla gül gibi kokmaya başlamış. Sormuşlar: "Sen bu güzel kokuyu nerden aldın?" Toprak cevap vermiş: "Senelerdir gül ağacının dibindeyim!.."
Sayfa 117
Samiha Anne
İnsana evvelâ lâzım olan imandır. İmanın rûhu da ameldir. İmanın kemâli Allahı sevmek, amelin kemâli de halkı sevmektir ve kimseyi incitmemek ve kimseden incinmemektir.
Sayfa 285
Keşke yüreğine ineceğine kalemine inseydi!
1960'lı yılların birinde, bir gün Karaköy iskelesinde Marmaris tarafındaki bir kooperatif arsasının satış îlânını okuduk. Kooperatifin ismi şimdi hatırlayamayacağım Rumca bir isimle künyelenmişti. İlânı okuyunca içimiz cız etti, çok üzüldük. O zamanlar şimdiki gibi her yerde yabancı isimler yoktu. Kendi memleketimizde gezdiğimizi hissedebiliyorduk. Huzuruna gittiğimiz zaman bu îlândan bahsettik. Kendisi de Türk memleketinde yaşayan vatandaşın Türkçe isimler kullanması gerektiğine dair bir ikaz mektubu yazdığını söyledi ve birimizle postaya verdirdi. Nitekim birkaç gün sonra ilân yerinde yoktu. Aynı hâdiseye çok üzüldüğünü, îlânı okuyunca yüreğine indiğini söyleyen bir arkadaşımıza da: "Keşke yüreğine ineceğine kalemine inseydi!" demişti.
Sayfa 138
Ebu-l İz’in Robotu
Târihî kaynaklara göre ilk füzeyi ve ilk robotu da bizim yaptığımızı ama istifâde edenin biz olmadığımızı belirterek ilâve ederdi: "XI. asırda Diyarbekir'de Ebü'l-İz isimli bir Türk âlimi abdest suyu döken kız şeklinde bir robot yapmış. Bu robotun bilgilerini ihtivâ eden kitabı hâlen Topkapı Sarayı'nda bulunmaktadır. Fakat ne yazık ki robotun resmi ve ölçülerinin bulunduğu sayfa kopuktur. Şimdi Batı Almanya'da Braunschweig Üniversitesi'nde bu robotun aynı ölçülerle yapılmış ve çalışan bir benzeri vardır. Böylece Ebü'l İz’in bu robotu ortaya koyduğu prensiplerinden hareket eden batılı ilim adamları bugünkü gelişmiş robotu yapıp tekniğin istifadesine sunarken biz de gene maalesef onlara hayran kalmak ile yetindik.
Sayfa 242
Reklam
27 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.