Sıradışı Bir Adam
Anton ÇehovEn Eski Sıradışı Bir Adam Gönderileri
En Eski Sıradışı Bir Adam kitaplarını, en eski Sıradışı Bir Adam sözleri ve alıntılarını, en eski Sıradışı Bir Adam yazarlarını, en eski Sıradışı Bir Adam yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
İşe şeytan karışmasa da geleceğimin pek umut verici olmadığını biliyordum.
Sayfa 39 - Can Yayınları, 4. Bölüm: Duruşmadan Önceki Gece
Ah, ne kadar mutsuzum! Ne kadar mutsuzum! Üstelik bunu kimseler bilmiyor!
Sayfa 59 - Can Yayınları, 6. Bölüm: Eczacının Karısı
Sözlerin anlamı ne denli güzel ve derin olursa olsun, çoğu zaman ne mutlu insanları etkiler ne de mutsuzları. Bunların etkisini ancak konunun dışındakiler, kayıtsızlar hissedebilir. Çünkü mutluluğun ya da üzüntünün asıl anlatım gücü suskunluktadır. Âşık olanlar birbirlerini en çok sessiz kaldıklarında anlar. Mezar başında söylenen sıcak, coşkulu sözler yalnız yabancıları etkiler; bunlar ölenin karısı ile çocuklarına hem soğuk, hem de anlamsız gelir.
Sayfa 66 - Can Yayınları, 7. Bölüm: Düşmanlar
Ne acıklı bir durum! İnsan ancak bir yakınını kaybetme tehlikesiyle karşı karşıya kaldığında anlıyor onu ne kadar sevdiğini!
Sayfa 68 - Can Yayınları, 7. Bölüm: Düşmanlar
Mutsuz insanların bencilliğinin her ikisinin de bütün duygularına egemen olduğu anlaşılıyordu. Çünkü mutsuz insanlar bencil, kinci, acımasız olur, kolaylıkla haksızlık yapar, birbirlerini anlamayacak kadar ahmaklaşırlar. Mutsuzluk insanları birleştirmez, birbirinden koparır; üzüntülerin benzer olduğu, karşılıklı yakınlaşmanın beklendiği durumlarda bile hallerinden oldukça memnun insanlardan daha fazla haksızlık, kötülük yaparlar.
Sayfa 75 - Can Yayınları
Onun düşüncesine göre halk, büyük amaçlar taşımadan yaşıyordu; gününü gün etmeye bakan bu insanlar yaşamlarına renk katmak için zorbalığa başvuruyor, anlamsız şeylerle uğraşıp duruyorlardı. Bir de hile hurdayla uğraşanlar vardı ki, bunu hiç sormayın! Alçakların karnı tok, sırtı pekti; namuslu insanlar ise yarı aç dolaşıyordu.
Sayfa 83 - Can Yayınları, 8. Bölüm: Altıncı Koğuş
"Bütün bunlar niçin? Neden böyle oluyor?"
"İçimi ezen tuhaf bir önsezi var yüreğimde. Az sonra başıma bir felaket gelecekmiş gibi bir duygu içindeyim."
... yalnız insanlar çok okur,buna karşılık az konuşup dinlerler.
"Kitaplar nota okumaya, sohbetler ise şarkı söylemeye benzer."