Niçin hep acı şeyler yazayım? Dostlar, yufka yürekli dostlar bundan hoşlanmıyorlar. "Hep kötü, sakat şeyleri mi göreceksin?" diyorlar, "Hep açlardan, çıplaklardan, dertlilerden mi bahsedeceksin? Geceleri gazete satıp izmarit toplayan serseri çocuklardan; bir karış toprak, bir bakraç su için birbirlerini öldürenlerden; cezaevlerine ruhları kemrile kemrile eriyip gidenlerden; doktor bulamayanlardan; hakkını alamayanlardan başka yazacak şeyler, iyi güzel şeyler kalmadı mı? Niçin yazılarındaki bütün insanların benzi soluk, yüreği kederli? Bu memlekette yüzü gülen, bahtiyar insan yok mu?"
Öykulerinden birinde böyle anlatıyor Sabahattin Ali öykülerini. Evet bu kitapta da öyküler aynen anlattığı gibi. Ezilen, üzülen, kederli insan manzaraları. Ben seviyorum Sabahattin Ali öykülerini. Size de keyifli okumalar dilerim