Genç kız, divana uzanmış yatıyordu. Onun yanında ayakta duran ve bir eliyle ses alma makinesinin mikrofonunu tutan adam:
- «Adınızı söyleyin lütfen!» diye yavaşça konuştu.
Teybin sihirli gözündeki yeşil ışık, adamın konuşmasıyla titrer gibi oldu. Adam bir iki defa hafifçe öksürdü ve:
- «Haydi, söyleyin, adınız nedir?» diye tekrarladı.
Genç kız hafifçe kımıldadı ve gözkapaklarını oynattı. Dudaklarını yavaşça araladı. Ama sesi o kadar hafifti ki, söyledikleri anlaşılamamıştı.
(Kitabın Girişi)