Sizi Biri Arıyor
Gürbüz AzakSizi Biri Arıyor Gönderileri
Sizi Biri Arıyor kitaplarını, Sizi Biri Arıyor sözleri ve alıntılarını, Sizi Biri Arıyor yazarlarını, Sizi Biri Arıyor yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Gülen bir çocuğun üstüne doğmalı gün. Ağrısı dinmiş hastanın, Coşkun bir tomurcuğun, tarladaki işçinin üstüne doğmalı*
Gülen bir çocuğun üstüne doğmalı gün.
Ağrısı dinmiş hastanın, coşkun bir tomurcuğun, tarladaki işçinin üzerine doğmalı*
AKRANLAR
"Sâhi mi söylüyorsun? Daha dün berâberdik."
Tabii ya. "Demek öyle, Allah rahmet Eylesin..."
Bir akran göçmüştür. Geçenlerde olduğu gibi, bir akran daha yolcu edilecektir. Ne kadar da çabuk...
Gerçekten çabuk mu, tam zamânı mı?
-Efendim?
Duydunuz işte... Akranlar akranları çağırıyor.
Ve akranlar, topraklarda buluşur.
Sayfa 33 - Zafer YayınlarıKitabı okudu
AKRANLAR
"Bu toprak benim, bu millet benim, bu bayram benim" demek kolay. "Gel de sâhip çık" diyenler var. Mâdem ki yüreğinle bileğinde güç ile güzellikler kol geziyor, vazîfeni hatırla!..
Zamânı gelmiştir. Kışlalar sizi çağırır.
Ve akranlar uzaklarda buluşur.
Bir eşik daha aşılmıştır. Yokuşlar başlamıştır.
Bu evimdir, bu işim, bu eşim... Bu aybaşı, bu yılbaşı, bu tatil... Bu paradır, bu çoraptır, bu kasap... Almalıyım, vermeliyim, ödemeliyim...
Soba hani, kış ne zaman, yaz ne vakit?
İşittiniz mi? Kahırlar sizi çağırıyor.
Ve akranlar kavgalarda buluşur...
Sayfa 33 - Zafer YayınlarıKitabı okudu
AKRANLAR
"Neyim, kimim, nerdeyim?" üçgeninin tam ortasında bir an duralarsınız. İnsan, dünyâ, kâinât,... Doğum, ölüm, âhiret...
Sebep?
Artık "aramaya" başlamışsınızdır. Sebeplerin ılık cevâbı çevre ile bulunur. Kız olun, erkek olun, farketmez. Ar ile vicdan sizi çağırır.
Ve akranlar secdelerde buluşur...
Hayretin kapıları alabildiğine açıktır.
İnsan bu mu? Evet bu... Dünyâ bu mu? Evet bu... Kadın bu mu? Evet... Erkek bu mu? Evet... Hayat bu mu? Evet evet...
Rıkz bu, iş bu, helâl bu, haram bu... Hizmet bu...
Dünyâ sizi çağırır.
Ve akranlar düğünlerde buluşur...
Sayfa 32 - Zafer YayınlarıKitabı okudu
AKRANLAR
Aynı aylarda ve yıllarda doğmuşsunuzdur.
Bitmeyen günler, batmayan güneşler ve toz-tomur ağaçlarla dolu pembesi bol dünyâda çocukluğunuzu yaşıyorsunuz. Bir küçük kasaba, bir ufak şehrin kenar mahallesi yâhut kırk hâneli bir köy, kâinâtınızdır.
Ağlamayı da, gülmeyi de en iyi becerebildiğiniz, farkında olmadan günübirlik lezzetlerle büyümenin eşiğine adım attığınız zaman, kendinizi sokaklarda bulursunuz.
Bahâne boldur. Çelik çomak inadında oyunlarınız, evcilik tadında tebessümleriniz, birdirbir büyüklüğünde hırslarınızla nice tatlı kavgalar ve nice yufka fedâkârlıklarla sokaklar sizi çağırır.
Ve akranlar sokaklarda buluşur.
Derken; gâh sağlam, gâh yarım pabuçlarla; gâh eksik ve yırtık kitaplarla sizi okumaya gönderirler. Yedi yaşına basmış minik hırslar, silgi-kalem derdinin dışında bir dünyânın yabancısıdır. Koşabildiğin kadar koş, sevinebildiğin kadar sevin, üzülebildiğin kadar üzül. Hiç kaybın olmayacaktır. Yorulmaların, üzülmelerin ve sevinmelerin lezzeti ömür boyu sürecektir.
Kitaplar sizi çağırır. Çâre yoktur...
Ve akranlar okullarda buluşur...
Sayfa 32 - Zafer YayınlarıKitabı okudu
Anadolu Bir Şeyler Diyor
Kırlangıça; niçin bir alttan bir üstten uçtuğunu sormuşlar, o da "Belânın bâzen altından, bâzen üstünden geçmek için" demiş.
Sayfa 27 - Zafer YayınlarıKitabı okudu
Anadolu Bir Şeyler Diyor
Aman dikkat! :(
Mîrasa "Nereye gidiyorsun?" demişler. "Esip yağmaya, sürüp savurmaya" demiş.
Sayfa 26 - Zafer YayınlarıKitabı okudu
Anadolu Bir Şeyler Diyor
:) İpe un sermek mi desek... :)
"Sana bir yumurta pişirsem iyi olacak ya: tavayı komşudan bulurum, tuz da verir. Ama iş yumurtayla yağda; kömürle pişirmek şart mı, yârın oduncular geçerken döküntüsünden toplayıveririm..."
Sayfa 26 - Zafer YayınlarıKitabı okudu