Sohbetin Bahanesi Kahve

Deniz Gürsoy

Quotes

See All
Kahvenin cinsel gücü azalttığına dair kanaat yayıldıkça bu durumdan rahatsız olanlar da ortaya çıktı. 1674 yılında İngiltere’de kadınlar tarafından dağıtılan “Kahveye Karşı Olan Kadınlar Bildirisi”nde şöyle bir cümle de geçiyordu: Erkekler kahvehanede bu feci içkiyi sürekli olarak öylesine yudumluyorlar ki, eve döndükleri zaman uzun burunlarından başka nemli, mafsallarının dışında kasılmış ve kulaklarının haricinde de dikilmiş başka bir şeyleri olmuyor.
Sayfa 43 - 1. baskı - 2000
1890 ile 1940 yılları arasında Almanya’da iki tür kahve vardı. Bunlar Kaffee ve Bohnenkaffee diye adlandırılıyordu. Bohnen sözcüğünden sezilebileceği gibi ikinci tür kahve çok kaliteliydi ama onu da az sayıda insan içiyordu.
Sayfa 46 - 1. baskı - 2000
Reklam
Churchill’in kadın muhalifleriyle atışmaları ünlüdür. Lady Astor kürsüde konuşan Churchill’e laf atar: - Eğer kocam olsaydınız, kahvenize zehir katardım! Churchill de şöyle cevap verir: - Eğer kocanız olsaydım, kahveyi sevinerek içerdim!
Sayfa 51 - 1. baskı - 2000
Kahve Hazırlanış Ve Sunuş Biçimleri
Türk kahvesine sunumda eşlik eden lokumun yerini, Fransa’da çikolata alıyor; kahveye çok sık arkadaşlık eden içkiyse, konyak. Hatta, konyağı kahvenin içine koyuyorlar. Normandiya bölgesindeyse kahveye bir o kadar Calvados ekleyip içiyorlar. İtalya’da, çikolatanın kahvenin yanındaki yerini, türlü tatta minik kurabiyeler alıyor ve İtalyanlar sabahları işlerine, dünyanın en sert kahvesi olan ristretto’yu ayaküstü ve tek yudumda kafalarına diktikten sonra gidiyorlar. Bazıları da espressonun içine mutlaka bir düğüm yapılmış limon kabuğu şeridi atıyor. Portakal kabuğu rendesi bile atan var kahvenin içine. Rusya’da kahvenin içine limon suyu katıyorlar. Hiç de fena olmuyor. Fas’taysa karabiber taneleri atılıyor kahveye. Yine Fas ve Etiyopya’da kahveye bir tutam tuz atmak âdeti var. İspanya’da kahveye Tia Maria likörü ekliyorlar. Belçikalılar, diğer Avrupa ülkelerinden farklı olarak, kahvelerini sütlü seviyorlar. Yunanistan’da kahve, hâlâ mangal ateşinde, bakır cezvelerde, ağır ağır ve sürekli karıştırılarak hazırlanıyor.
Sayfa 47 - 1. baskı - 2000
Kahve ve Çikolatanın Kapitalizm Tarihindeki Seyri
On yedinci ve 18. yüzyılda kahve bütün Avrupa’yı istila etmiş ve lüks maddeler arasında oldukça iyi bir paya sahip olmuştur. Kahve, artık yaygın olarak tüketilmektedir. Avrupa toplumu, bu sıralarda bir burjuva-kapitalist çekişmesi, hatta çatışması içindedir. Bu çatışmanın en yoğun olduğu Avrupa ülkeleri İngiltere, Hollanda ve Fransa’dır. Bu ülkelerde kahvehaneler burjuva mekânıdır ve buralarda kahve hâkimdir. Çikolatanın da rağbette olduğu yerler vardır. Ancak, onunkiler kahveninkilere zıttır. Coğrafi olarak Avrupa’nın güneyi, İspanya ve İtalya, yani Katolik dünyası çikolata içmektedir; tabii Protestan içeceği olan kahveye inat.
Sayfa 45 - 1. baskı - 2000
100 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.