Sorularla Eski Türk Tarihi

Ali Ahmetbeyoğlu

Sorularla Eski Türk Tarihi Quotes

You can find Sorularla Eski Türk Tarihi quotes, Sorularla Eski Türk Tarihi book quotes, the most impressive sentences and paragraphs on 1000Kitap.
İslam öncesi Türk tarihine toplu olarak bakıldığında elliden fazla devlet kurulduğu görülür. Bunların bazısı aynı çağda fakat ayrı coğrafi mekandadır. Bu, hiçbir kavmin gerçekleştiremediği bir durum, hayalinde bile zorlanılacak bir gerçekliktir.
" Alp Er Tunga'ya Yakılan Ağıt "
Alp Er Tunga'nın öldürülmesi üzerine Divân-i Lügati't-Türk'de söylenen "Sagu"nun bazı parçaları şöyledir: . Alp Er Tunga öldi mü? Issız ajun kaldı mu? Ödlek öçin aldı mu? Emdi yürek yırtılur. . Ödlek yarağ közetti
Araştırmacı-Yazar Yavuz Yıldızbaş tarafından incelenip alıntı yapılmıştır.
Reklam
Arap yazar el-Câhiz’in Türkler için söyledikleri
“Vatan sevgisi, bütün insanları ve bütün memleketleri kapsayan bir hususiyet olmakla beraber aralarında benzerlik, uygunluk, vücut benzerliği ve vücutlarındaki terkibin aynı olması dolayısıyla Türklerde diğer milletlerden daha fazla ve daha köklüdür. Türkler, Araplardan başka milletler içinde vatan sevgisine en fazla sahip olan millettir. Çünkü onların vücutlarının terkibinde, tabiatlarının karışımında, başka milletlerin sahip olmadıkları derecede memleketlerine, topraklarına dair hususiyetler, vatanlarının suyuna çekme hassası ve diğer kardeşlerine benzerlik vardır.”
Sayfa 287 - Yeditepe Yayınevi
Eski Güzel Zamanlar
Türk düşüncesinde ve devlet anlayışında ülke, hükümdarın şahsi tasarrufta bulunabileceği malı değil, bütün milletin ortak toprağı görülmüştür.
Sayfa 287 - Yeditepe Yayınevi
Avarlar, kavimler üzerinde nasıl bir etki bırakmışlardır?
(…) Bu sayede Slavlar Tuna, Vistül ve Bohemya ovalarına yerleşirken gelecekteki Slav devletlerinin etnik temeli, Avarlar tarafından atılmış oluyordu. Suriyeli Piskopos Johannes’in tabiri ile “eskiden ormanlardan dışarı çıkamayan Slavlar, Avarlar sayesinde disiplinli savaşa alıştılar ve at sürüsü, gümüş ve altın sahibi oldular.” Kısacası Avarlar tarafından sistemli bir şekilde göç ettirilmeleri neticesinde, bugünkü Hırvatistan, Sırbistan, Çek, Slovakya ve Polonya’nın etnik yönden temeli atılmıştır.
Sayfa 194 - Yeditepe Yayınevi
Karaizm Nedir?
Karai inancına göre Tanrı birdir, bütün âlemin Rabbidir. Allah kadir-i mutlak olup ezeli ve ebedidir. Her şeyin yaratıcısıdır. Hiç bir şey ona benzemez. Allah, melekleri yarattığı gibi, Hz. Musa kulunu insanlara göndererek onun aracılığıyla hak dinini bildirmiştir. On emir kesin ve mutlak olup değiştirilemez, kaldırılamaz, ikame
Araştırmacı-Yazar Yavuz Yıldızbaş tarafından incelenip alıntılanmıştır.
Reklam
Dede Korkut
Dede Korkut, eski Türk toplumunda ozanlar pîri olup ve Dede Korkut Kitâbı adı ile bilinen destani Oğuz hikâyelerinin müellifidir. Bazen Korkut, bazen de Korkut Ata şeklinde kayıtlarda geçen isim, efsanevi Korkut'un yaşlılığını vasıflandırmak için dede kelimesiyle de kullanılmıştır. Türk dünyasının artan değeri olan Dede Korkut veya Korkut Ata; bir bakıma eski Türkler'de toplumun irfanının, devletin derin akıl ve akil Adam'ının, geçmişin sadâsının, geleceğin sesinin sembolüdür.
Sayfa 34
Avrupa’ya gelen Hunlar kimdir?
Ortaya atılan bütün iddialara rağmen, yapılan araştırmalar neticesinde ortaya çıkarılan tarihî, arkeolojik, etnografik, coğrafî, linguistik belge ve delillerle bunların Hiung-nu denilen Asya Hunlarının devamı ve torunları oldukları ortaya konmuştur.
Sayfa 147 - Yeditepe Yayınevi
Orta Asya mı Türkistan mı?
“Türkistan 1925 yılından beri Sovyet terminolojisinde ‘Orta Asya ve Kazakistan’ olarak geçmektedir. Türkistan’ı, halkların karışabileceğini ispatlamak için bir deney sahası olarak göstermek isteyen Rusya, bu ülkenin ismini reddederek Türkistanlılar arasındaki aynı millete mensup olma şuurunu yok etmek istemekte, Türkistan’ı Rus sömürgeciliğinin temel unsuru yapma gayretleri içinde ‘Türkistan’ isminin kullanılmasına hiçbir şekilde tahammül edememektedir. Hayret verici ve yanlış bir şekilde bazı batılı araştırmacılar da 1950’den bu yana, bir Sovyet tabiri olan Orta Asya’yı kullanmakta, böylelikle batı kamuoyunda ve İslam âleminde ‘Türkistan’ kelimesinin unutulmasını sağlayarak Sovyet görüşüne hizmet etmektedirler. Türkistan, Orta Asya’yı meydana getirmemekte; Orta Asya topraklarının içinde bulunmaktadır…”
Sayfa 37 - Yeditepe Yayınevi ﴾Baymirza Hayit﴿
Peçenekler
(…) Birçok Peçenek, Bizans ordusunda hizmet almış ve bilhassa 1048’den sonra sayıları artan bu ücretli askerler Selçuklulara karşı Anadolu’ya gönderilmiştir. Ancak bunlardan İmparator Konstantinos Monomakhos’un emri ile Üsküdar yakasına geçirilen 15 bin Peçenek atlısı, böyle bir vazifeyi kabul etmeyerek -Boğaziçi’ndeki gemiler kasten kaldırıldığı için- Başbuğ Katalın’ın idaresinde atları üstünde Boğazı yüzerek Rumeli sahiline çıkmışlar ve Tuna’ya dönmüşler (1050), daha sonra da 1071 Malazgirt Muharebesi’nde Bizans ordusundaki bir kısım Peçenek kuvvetleri, soydaşları tarafına geçmişlerdir.
Sayfa 261 - Yeditepe Yayınevi
41 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.