#OkudumBitti
#STRUMA
#KaranlıktaBirNinni
#HakanAkdoğan
Eksik Parça Yayınları / 148 sayfa
Struma, bu bir zevk ve eğlence gemisi değildir.
İkinci Dünya Savaşı zamanında Romanya'dan yola çıkan Struma adlı gemi, çileli bir yolculuk sonrası İstanbul sularında demir atar , içinde Almanya'dan kaçan yahudiler vardır. Tek dertleri Filistin'e sığınıp, insan gibi yaşamaktır. Her türlü pisliğe, açlığa, susuzluğa alışmışlardır, çocuklar, büyükler herkes sırayla hastalanır, gemide tedavi edecek kadar ilaç yoktur.
Bazen imdatlarına okunmuş sirke yetişir, umudun adıdır bu
Ali Kemal ve Aka, çocukluk arkadaşlarıdırlar. Aynı kıza aşıklardır. Ülkede 12 Eylül dönemi yaşanmaktadır. Aka nasıl girmiştir hapise, o kadar çirkin işkencelere maruz kalmış, bedeninin her bir parçasında tutukluluk günlerinden bir anı kalmıştır. Aka bunları hakedecek ne yaptı, kşm niye gammazladı?
Geçmiş ile bugün arasında fark yok, hep birileri ceza çekiyor, birileri sefa sürüyor. Bunun hakkı kime, nasıl ödenecek. Ali Kemal işinde gücünde iken, Aka'nın cezaevinde ne işi vardı?
Struma, ölüm gemisi
İnsanlar ne hayallerle bindiler o gemiye, sevdaları yüreklerinde, sevdikleri ayrı yerde, kavuşma hayali, birlikte yaşama sevinci, son ana kadar beklediler. Ölüm akıllarının uçlarından bile geçmemişken, sonları ne oldu?
Yazar, Struma ve 12 Eylül gerçeğini çok güzel harmanlayarak aktarmış bizlere. Alıntılarının kaynağını belirtmiş. İlk defa okumama rağmen sevdim dilini.
Okumanızı tavsiye ederim. Dünyanın gözü önünde Struma niye kapkaranlık oldu, niçin kimse sesini çıkarmadı, İngilizler'in ne çıkarı vardı?
Hakan Akdoğan 
Struma
