Şu Acayip Hücre Gönderileri
Şu Acayip Hücre kitaplarını, Şu Acayip Hücre sözleri ve alıntılarını, Şu Acayip Hücre yazarlarını, Şu Acayip Hücre yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Yeryüzündeki milyarlarca yaprak ve bitki, her sabah gün doğar doğmaz çalışmaya başlar. Allah'ın o avuç içi kadar yapraklarda yarattığı sayısız fabrika, bütün gün çalışır durur.
Sayfa 189Kitabı okudu
Bilelim veya bilmeyelim, dünyadaki hayat, boyu 1 milimetrenin binde biri kadar olan, kloroplast hücrelerinin fotosentez yapmalarına bağlıdır. Yeryüzündeki her bir yaprağın içine kurulmuş bu olağanüstü fabrikalar, bir gün aniden durdurulacak olsaydı, çok kısa bir süre sonra, dünya yaşanılacak bir yer olmaktan çıkacaktı.
Bitkiler fotosentez yaparak hava ve sudan beslenirler. Beslenen bitkilerle de hayvanlar beslenir. İnsanlar da hem hayvanlarla, hem de bitkilerle beslenir.
Sayfa 187Kitabı okudu
Hı?
17. yy.'da Jan Baptista van Helmont adında son derece fiyakalı bir isme sahip Belçikalı bir bilim adamı vardı. Günün birinde, büyükçe bir saksının içinde yetiştirdiği bir söğüt ağacını tarttı.
Tam beş sene sonra aynı işi yeniden yaptı. Söğüt ağacı bu beş yıl içinde büyümüş ve 75 kilo almıştı. Ama ortada çok tuhaf bir durum vardı! Ağacın saksısındaki toprak sadece üç-beş gram azalmıştı!!!
Söğüt ağacı, bu 75 kiloyu nereden almıştı peki!
Sayfa 180Kitabı okudu
Dünyaya beynimizdeki 100 milyar sinir hücresiyle birlikte geliriz. Bu sayı ileriki yıllarda artmaz ama eksilir.
Bu 100 milyar beyin hücresinin yani nöronun her biri öteki nöronlarla her an, binden onbine kadar farklı sayılarda haberleşme içindedir.
Sayfa 171Kitabı okudu
Makrofaj, büyük yiyici demektir!
Sayfa 160Kitabı okudu
Kan dolaşımı içindeki bir akyuvarın ömrü 3-4 saat kadardır.
Vücudun öteki dokularında ise 3-4 gün yaşarlar.
Demek ki kan dolaşımındaki görevleri hem çok hızlı hem de çok yıpratıcı bir görev... Savaş sırasında da akyuvarların ömrü son derece kısalır. 3-4 saatlik bir mücadelenin sonunda akyuvarlar genelde ölürler. Mikroplarla mücadele etmek, kolay bir iş değildir...
Sayfa 153Kitabı okudu
Akyuvarların vücudumuza giren yabancı bir hücreyi hemen tanıyabilecek ve onunla savaşabilecek özelliklerde yaratılmışlardır. Bir kısmı, yabancıları gördüğü yerde tepeler, bir kısmı ise, koşup diğerlerine haber verir...
Sayfa 149Kitabı okudu
Vücudumuz, olağanüstü bir savunma sistemine sahip...
Her şeyden önce çok sağlam bir derimiz var. Derimiz bizi pek çok mikroptan, bakteriden koruyor. Sonra muhteşem bir solunum sistemimiz var, soluduğumuz hava ciğerlerimize gidene kadar filtrelerden geçiyor temizleniyor...
Ama her şeye rağmen milyonlarca mikrop ve bakteri vücudumuza giriyor ve hatta kanımıza karışıyor... Bir mikrop ve bir bakteri için kana karışmak, kırmızı marşmelovlar dolu bir havuza atlamak gibi bir şey olsa gerek!
Ah bi de şu Cengaver Lökositler, yani savaşçı AKYUVARLAR olmasaydı...
Sayfa 147Kitabı okudu