Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Suçluyorum

Emile Zola

Yorumlar ve İncelemeler

Tümünü Gör
48 syf.
10/10 puan verdi
Adil Yargılanma Hakkı Nedir?
Bir ülkede kanunların, hakimlerin, mahkemelerin ve bunlar vesilesiyle yargılamaların olması; o ülkede, hukuk mekanizmasının yerinde işlediğinin kanıtı olabilir mi tek başına? Yapılan yargılama, baştan savma, yetersiz, yüzeysel, gizli kapaklı olursa o devlet göstermelik bir hukuk devleti olmaktan ileri gidebilir mi? Adil yargılanma hakkı;
Suçluyorum
SuçluyorumEmile Zola · Can Yayınları · 20194,894 okunma
Reklam
48 syf.
·
Puan vermedi
Merhabalar. Suçluyorum ,gerçek hayatta yaşanmış bir olayı ele alıyor. İftiraya uğramış yahudi bir subayın nasıl haksız yere cezalandırıldığı ve güçler ayrılığının önemi anlatılıyor. Olayda geçen subayın adı Dreyfus'tur ve Dreyfus olayı olarak geçer tarihe. Anayasa dersi almış her hukukçu Dreyfus olayını bilir. Suçluyorum , Dreyfusla aynı dönemde yaşamış Zola'nın herkesin göz yumduğu bu haksızlığa sessiz kalmayıp, gazetede yayınladığı "Suçluyorum! Cumhurbaşkanına Mektup" yazısıyla birlikte olayın önce ve sonrasını anlatan bir kitap. Bu kitap sonrasında Zola hem para hem de hapis cezası almış fakat bu karar sonrasında bozulmuştur. Tarih Zola'nın cesaretini ve adalet için verdiği mücadeleyi yazar. Okunması tavsiye edilir.
Suçluyorum
SuçluyorumEmile Zola · Can Yayınları · 20194,894 okunma
48 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
Biri adalet mi dedi, o da ne?
Emile Zola’nın Dreyfus’a yapılan haksızlığa karşı susmayıp adaletten şaşmayarak açık bir şekilde gazetede yayınlanan Fransız Genelkurmayına yönelik mektubudur “Suçluyorum” Ayrıca kitapta mektubun öncesi ve sonrasında dönemin durumdan ve kimlerin neden haksızlığa göz yumduğundan da bahsedilmektedir. Kafka’nın da dediği gibi: “Bu adalet sisteminin kokuşmuşluğuna karşı açtığı savaşta elbette bu açıdan da bir şeyler yapmalıydı.” Emile Zola da aynen bunu yapmıştır. O da bu durum için şöyle söylemiştir: “Benim tek bir tutkum var, öylesine çok acı çekmiş ve mutluluğu hak etmiş olan insanlık adına, ışık tutkusu.” Öyle ki tüm riskleri almış ve sırf bu gerçeği ortaya çıkarmak adına tutuklanmayı göze almıştır. Hatta bunu da açık bir şekilde ‘ben ne yaptığımın farkındayım ve bu haklı davamdan vazgeçmeyeceğim’ dercesine şöyle beyan ediyor: “Bu suçlamaları yöneltirken, kendimi hakaret suçlarını cezalandıran 29 Temmuz 1881 tarihli basın yasasının 30 ve 31. maddelerinin kapsamına soktuğumu biliyorum. Bu tehlikeye isteyerek atılıyorum.” Zaten oldukça kısa olan ve bir çırpıda biten bu kitabı okumanızı öneriyorum, adalet sisteminin yanlışları ve savunucularını anlamak adına güzel bir eser.
Suçluyorum
SuçluyorumEmile Zola · Can Yayınları · 20194,894 okunma
48 syf.
7/10 puan verdi
·
Beğendi
·
25 saatte okudu
Mermisiz Bir Silah: Dilin Gücü!
“Dilin ve sözcüklerin tadına varacaksınız; çünkü kim ne derse desin sözcükler ve fikirler dünyayı değiştirecek güce sahiptirler.” der John Keating adlı karakter, ''Ölü Ozanlar Derneği'' kitabında. John Keating bu sözleri söyledikten sonra Fransız yazar Émile Zola'nın bu mektubunu örnek verseymiş hiç de abes kaçmazmış diye düşünüyorum. Bu mektup Dreyfus olayı sırasında, dönemin cumhurbaşkanı Félix Faure'ye Émile Zola tarafından yazılmış ve gazetede yayımlanmış bir açık mektuptur. Fransa’da; Yahudi bir subay olan Alfred Dreyfus, masum olduğu halde casuslukla itham edilerek tutuklanır. En başında tüm Fransa halkı bu haksızlığa göz yumarken, Zola’nın yürekli meydan okuması ile birlikte entelektüel ve aydın kesim sesini duyurmaya başlar. Bu belge o kadar güçlüdür ki Fransa'yı ikiye ayırır ve ardından olaylar zincirleme bir şekilde gelişir. Bununla beraber Zola'nın bu mektubu 19. yüzyıl Fransa'sının yozlaşmışlığına ve antisemitizmine ışık tutuyor. Zola gibi ben de ''Suçluyorum!'', haksızlığa ve zulme her nerede ve ne zaman olursa olsun göz yuman herkesi suçluyorum! Birkaç alıntı ile devam etmek istiyorum; ''Öylesine tutkuyla istediğimiz bu gerçeği, bu adaleti böyle tokatlanmış, daha da aşağılanmış, daha da karartılmış görmek ne büyük bir acı!'' ''...bir yanda, ışığın parlamasını istemeyen suçlular; öbür yanda, ışığın parlaması için canlarını verecek doğrucular.'' Bu ışıktan, aydınlıktan nasibini almak isteyen herkese iyi okumalar! Ve mevzubahis mektubun gazetedeki orijinal halini de eklemek istiyorum; cutt.ly/0k14pvn
Suçluyorum
SuçluyorumEmile Zola · Can Yayınları · 20194,894 okunma
Reklam
48 syf.
10/10 puan verdi
·
3 saatte okudu
Zola bu isyanını dile getirdiğinde yıl 1898, bugün yıl 2021 ve bu isyandaki isimleri değiştirirsek altına imza atabiliriz pek çoğumuz. Fransız halkının 123 yıl önce yaşadıklarını bugün yaşamak mı ağrıma gidiyor, söz konusu olaydan sayılamayacak kadar çok yaşanıyor olması mı ağrıma gidiyor, hukukçu olarak kapı olmayan yerde çilingir gibi yaşamak mı ağrıma gidiyor bilemedim. Sözün bittiği yer sanırım burası, Zola’nın dediği gibi suçları işleyen insanları tanımıyor ve onlara karşı bir şey hissetmiyorum ve tam da onun tanımladığı gibi bunlar sadece toplumsal kötülük ruhları. Benim üzüldüğüm tek şey halkın kendisine dokunmayan her şeyi kabullenip, içselleştirmesi, sessiz kalması ve en önemlisi içten içe sevinmesi başkalarının başına gelen haksızlıklara. Özetle herkes okumalı bu küçük kitabı.
Suçluyorum
SuçluyorumEmile Zola · Can Yayınları · 20194,894 okunma
48 syf.
9/10 puan verdi
13 Ocak 1898 yılında, küçük liberal "L'Aurore" gazetesinin başlığı, “Suçluyorum!.. Cumhurbaşkanına Mektup Sayın FÉLIX FAURE” Paris'in her yerine büyük yankı uyandırdı. Gazete, birkaç saat içinde, normal tirajının on katının üzerinde, 200.000 rakamına ulaştı. Dört yıl önce bir askerî mahkeme, Yahudi Yüzbaşı Alfred
Suçluyorum
SuçluyorumEmile Zola · Can Yayınları · 20194,894 okunma
48 syf.
·
Puan vermedi
·
2 saatte okudu
Merhaba; Incecik sadece 43 sayfa fakat şahane bir kitap, çünkü içerisinde eşsiz bir cesaret örneği var. 19.Yüzyılda Fransada gercekleşen meşhir Dreyfus davası ile alakalı Emile Zola'nın dönemin Cumhurbaşkanına yazdığı mektup var içerisinde. Bu mektuola birlikte bir çok romanda karşınıza çıkan Dreyfus davası ile alakalı ayrintılı bir bilgi sahibi olmuş oluyorsunuz. Emile Zola ve dönemin aydınlarının adaletsizlik karşısında pes etmeden ve korkmadan cesursa gerçeğin ortaya çikması için verdikleri emek beni çok etkiledi çünkü bilinen bir yanlış karşısında susmak, bana göre en az o yanlışı yapan insan kadar suçlu ve zalim kılar sizi. Ayrıca bir sonraki haksızlığa ugrayan kişi neden siz olmayasınız? Aynı zamanda bu davanın dönemin insanlarını nasıl etkiledigini de görmüş okuyorsunuz. Mektubun öncesinde bir Tahsin Yücel yazısı ile dava hakkında bilgi sahibi olurken, mektubu okuduktan sonra ise davanın sonucu hakkında bilgi sahibi oluyorsunuz. Çok severek okudum, herkese tavsiye ederim. Keyifli okumalar. Youtube kanalım için; youtube.com/channel/UCfOYAd...
Suçluyorum
SuçluyorumEmile Zola · Can Yayınları · 20194,894 okunma
48 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
1 saatte okudu
Doğrucu insanların mücadelesi
Kitap çok akıcı. Olaylar çok ilgi çekici , Eğer Dreyfus olayını merak ediyorsanız kesinlikle okuyun. 19. Yüzyıl son dönem Fransız halkı iyi yansıtılmış. Mektupa gelince gerçekten büyük bir cesaret ve insanlık örneği. Mutlaka okunmalı.
Suçluyorum
SuçluyorumEmile Zola · Can Yayınları · 20194,894 okunma
Reklam
48 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
3 saatte okudu
Bir Emile ZOLA lazım
Yüzbaşı Dreyfus hikayesini herkes duymuştur. Haksız yere suçlanan sürgün edilen rütbeleri sökülen bir asker. Onun haksızlığa uğradığına İnan onun için mücadele eden bir yazar Emıle Zola... Son yıllarda o kadar çok haksızlık yapılıyor ki maalesef bir Emıle Zola çıkmıyor bu haksızlıkları dile getirecek...
Suçluyorum
SuçluyorumEmile Zola · Can Yayınları · 20194,894 okunma
48 syf.
8/10 puan verdi
·
1 saatte okudu
Bir roman ya da bir öykü değil bu kitapta yazılanlar... Emile ZOLA'nın 13.01.1898 tarihinde, bir Fransız gazetesinde Cumhurbaşkanı'na hitaben yayımladığı bir mektuptur dense de sadece bir mektup da değil bana göre. "SUÇLUYORUM", bir haykırış, bir başkaldırı, bozulmuş, çürümüş düzene karşı bir direnişin adıdır... Aydın kelimesi, Türk Dil Kurumunda her ne kadar "Kültürlü, okumuş, görgülü, ileri düşünceli (kimse), münevver, entelektüel" olarak tanımlanmışsa da etrafını aydınlatmadığı sürece hiç bir anlam ifade etmeyen bir kelimedir. Aydın kelimesinin tam karşılığı Emile ZOLA'dır. Yaşanan haksızlık ve adaletsizlik karşısında, karşılaşacağı tüm olumsuzluklara ve linç girişimlerine karşın bu yazıyı korkusuzca kaleme alabilmiş, "SUÇLUYORUM" diyerek gerçek bir aydının nasıl olması gerektiğini herkese göstermiştir.
Suçluyorum
SuçluyorumEmile Zola · Can Yayınları · 20194,894 okunma
100 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.