Bizim, Arapça kılıcın kırk adını bilen ancak bağlı duran kılıcı görünce korkudan baygınlık geçiren hocaya da elindekinin kılıç mı sopa mı olduğunu bilmeyen, ama zulüm merkezlerinin bel kemiğine vurmaya çalışan gencimize de ihtiyacımız var.
"Biz hadisi kabul etmeyiz diyenler" Kur'an'ı anlamak için Buhari'den sonra yazılmış lügat kitaplarını kabul eden insanlardır.
Kur'an'da geçen bir kelimenin ne manaya geldiğini öğrenmek için hadis kitaplarına bakmayanlar lügat kitaplarına bakmak mecburiyetindeler.
Birisi "Kara kaplı" kitapla Müslümanların gönlünü karartır; kitap ve sünnete giden yolu kapatırsa öbürü de Kur'an'dan başka her şeyi inkâra kalkabilir.
Biri uydurma hadislerle milyonlarca insanı morfinlerse, öbürü sahih hadisi reddedebilir.
Bizim, Arapça kılıcın kırk adını bilen ancak bağlı duran kılıcı görünce baygınlık geçiren hocaya da elindekinin kılıç mı sopa mı olduğunu bilmeyen, ama zulüm merkezlerinin belkemiğine vurmaya çalışan gencimize de ihtiyacımız var.
Bozguna uğrayıp dağa çekilen ordu gibiyiz.
Her birimiz bir sığınak bulmuşuz.
Kıpırdayan her şeyi düşman zannediyoruz.
iki kişimiz bir araya gelse bozgunun günahını boynuna geçirecek birini arıyoruz.
Biz, kimseden şikayet etmeden kendi halimize çare üretmeye devam edelim.
Sevgili Peygamberimiz sallallahu aleyhi ve sellem, kendisini taşıyan Taif halkı ve yöneticileri hakkında onları aşağılayan ve beddua eden tek kelime kullanmadan onları rabbine şikayet etmiş.
Efendimiz sallallahu aleyhi ve selleminin bu duası dualarımıza , davranışlarımıza örnek olsun.