Günümüzde de aynısı söz konusu: Bireyler, hükümetler, kültürler ve ulusların iktidar arzusu, insanlığın doğanın sürdürülebilirliği ile ekonomik büyüme arasında bir denge bulmasını imkansız hale getirmiştir.
Canlılık için araştırılan ilk etken su değil midir? Canlılık için bu kadar önemli bir etkenin tarihimizde kültür, medeniyet, iktidar ve sosyallik açısından önemini inceleyip bize sunan bir eser bu kitap. Nasıl biz bu zamanda evrendeki canlılık arayışımızda önceliğimizi su bulmaya veriyorsak, tarihte de insanlar medeniyet, yerleşim alanı, yaşam alanı kurmak için su imkanlarına önem veriyorlardı. Tarıma geçişten sonra insanlar sadece kendi ihtiyaç ve zevkleri için değil yetiştirecekleri gıdanın su ihtiyacı için de bu arayışa girmişlerdir. Hangi bölgelerde suya ulaşım kolay ise o bölgeleri yerleşim alanı olarak seçmişlerdir. Eğer yerleşimden sonra su imkanları tarıma, nüfusa bağlı olarak yetmiyor ise bu sefer insanlar suyu kendi bölgelerine taşımayı öğrenmişlerdir. Bu şekilde hidromekanik bilimi ortaya çıkmıştır. Bu kitap bize hidromekaniğin doğuşuyla, gelişimini özetleyici şekilde sunuyor. Bazı bölümlerinde sıkılabileceğiniz, bazı bölümlerinde de ilginizi iyice arttırabilecek bir eser diyebilirim. En azından bendeki etkisi bu şekilde oldu. Fakat tarih - inceleme açısından hoş bir eser olduğunu rahatlıkla söyleyebilirim ve tavsiye edebilirim. Umarım bu eseri okuyup, deneyimlemek tercihinde bulunursunuz. Sevgiyle ve kitapla kalın. :)
SusuzlukSteven Mithen · Koç Üniversitesi Yayınları · 201711 okunma
Tarih boyunca atalarımızın doğal ortamlarını mahvettiklerini, sıklıkla kendi toplumsal ve ekonomik çöküşlerine neden olduklarını öğrenmek de gelecekteki halimizden yana ümitsizliğe kapılmamıza neden olabilir.
Sayfa 309 - Koç Üniversitesi YayınlarıKitabı okudu