"İşte bütün bunlar kafadan çatlak insanlarla uğraşmanın ilk kuralına işaret ediyor: Şartlar ne olursa olsun, onlarla konuşma." (S.166)
"Bir hayal gerçekleştiğinde olası gerzeklik katsayısı hayalin gerçekleşmesi için harcadığınız zamanla orantılıdır. G=H.Z." (S.245)
15 yaşında babasız büyüyen Vernon ve onun, sırtına görünmez bir bıçak saplamış olan, duygusuz annesi ile klasik bir Amerikan ailesi görüntüsü içinde başlıyor kitap. Neredeyse tüm cümleleri küfürlü, altta psikolojik ve felsefik bakış açılarıyla desteklenmiş içsel konuşmalar ile devam ediyor. Okulda işlenen cinayetler, bu cinayetlerin Vernon'un başına kalması sonrasında kendi masumiyetini kanıtlamaya çalışırken eğitim sistemi, adalet sistemi, medyanın kötülüğü ile tipik bir kapitalist sistem eleştirisi buluyoruz.
15 yaşında bir çocuğun seri katil olduguna olan toplumsal inanç ve insanların kitle halinde ne kadar daha kötü olabilecekleri ve bunun onlara nasıl daha acımasızca pazarlanabilecegi konusunda iç acıtan ama kimi zaman güldüren Amerikan filmi tadında bir kitaptı.
Yazarın bazi cümleleri ve kelimeleri seçme yöntemi hoşuma gitse de kitabın kurgusunun fazlasıyla uzatildigini ve yüzeysel kaldığını hissettim. Man Booker, Whitbread Boollinger, James Joyce ödülleri gibi çok sayıda ödüle layık görülmüş ve 43 dile çevrilmiş bir kitap için belki de benim beklentim daha fazlaydı. Yine de okuyacak herkese keyifli okumalar dilerim.