Tanrı'nın Savaşçıları Posts
You can find Tanrı'nın Savaşçıları books, Tanrı'nın Savaşçıları quotes and quotes, Tanrı'nın Savaşçıları authors, Tanrı'nın Savaşçıları reviews and reviews on 1000Kitap.
Bir gün tartışmaya sürülen soru şuydu: Değersiz genç bir adam ve iyi karakterli, biraz daha yaşlı bir şövalye aynı kadına aşık olurlar. Kadın kimi seçmeli?
" Genç adam sevgisinin karşılığını kazandığında, çok değerli insan mertebesine yükselecek olmasına rağmen" diye görüşünü açıkladı Eleanor, "eğer kadın, yüce ve iyi bir adam onun sevgisini istiyorken değersiz adamı seçerse bu doğru bir davranış olmaz. Zaten değersiz adamın karakteri kadına karşı duyduğu aşkla gelişmez." İnsan her zaman ektiğini biçmez.""
Sayfa 53Kitabı okudu
Doldur kadehimi boş kalmasın,
Yeniden seni göreceğim gün,
En mutlu günüm olacak.
Bir dolunay kadar kusursuz, bir söğüt dalı kadar zarifsin.
Mis kokunla dolan bu bahçenin
tüm çiçekleri içinde en güzeli sensin.
Tüm bu iddiaların ötesinde Haçlı askerleri Eleanor'la ilgili kaygılandıran asıl şey 1147'deki yıkımda oynadığı roldü.
Yaşlansa da hala çok güzel görünen bu kadının bir zamanlar Amazon Haçlılarının başında duran ana kraliçe olduğunu hatırladılar. Kadmos Dağında kervanını yavaşlatan kraliçe arkasında onu izleyen Haçlı ordusunu da yavaşlatmış, böylece Türklerin saldırısı karşısında Haçlılar darmadağın olmuştu. Haçlı ordusunun kadın kumandanı gündüz ordunun başında ama gece dans ve şiir dolu aşk gecelerinde geziyordu. Bu kadının neden olduğu bu bozgun, Haçlı ordularında kadının uğursuz sayılmasına neden olmuştu.
''Dikkat edin,'' diye uyardı, '' olmaya ki şeytan sizi bu zaferin keskin kılıçlarınız, çevik atlarınız ve savaştaki korkusuzluğunuz sayesinde kazanıldığına ikna etsin. Hayır, Allah sizi muzaffer kıldı. Zafer, güçlüden değil iyiden geldi.
İyi bir Müslüman olmak bütün dinlerin kutsal mekanlarına saygı göstermeyi gerektiriyordu.
Din; birine şeref anlamına geliyorsa, diğeri için utan ve yüz karası demek olur. Bu, hiçbir Müslümanın unutamayacağı bir anıydı. Şehir, katliamdan altı ay sonra bile hala kan kokuyorsa, hafızalarda doksan yıl - hatta dokuz yüzyıl - kalır. Selahaddin'in aklında ve ruhunda, eğitiminin ve azminin merkezinde en iğrenç haliyle kokuyordu. Birinci Haçlı Seferindeki kadar şerefsiz fetih için Selahaddin arzularını dizginlemeliydi; hırs, intikam, ceza, misilleme ve adalet arzularını.
Şimdi sıra ona gelmişti.