Tarih ve Spekülasyon

Tapınakçılar

Göktuğ Halis
Yaygın olarak Tapınak Şövalyeleri ismiyle bilinen, "Süleyman Tapınağı’nın ve İsa Mesih’in Yoksul Şövalyeleri Tarikatı" için, tüm insanlık tarihinin en çok tartışılan, üzerinde en çok spekülasyon yapılan ve gerçek ile yalanın, doğru ile yanlışın, kurgu ile realitenin birbirinin içine girerek "bir bütün olarak anlaşılması neredeyse imkansız" hale getirilmiş "örgütü" sıfatını kullanmak sanırız yanlış olmaz. Üzerinde alabildiğine çok söz söylenmiş, kütüphaneler dolusu kitaplar yazılmış, saatlerce dersler verilmiş bir konu olarak şövalyelerin tarihi, bu haliyle hatalı olarak "zengin bir literatüre" sahipmiş gibi gözükür. Oysa gerçek olan, tarih, din, siyaset bilimi, sosyoloji ve gizli bilimler gibi çok sayıda disipline ait olan, bu nitelikleriyle "öznel, keyfi ve spekülatif" çıkarımlara alabildiğine açık olan bu yapının, kısır, bilinen tarihsel gerçeklerle desteklenmemiş ya da onlar tarafından doğrulanması imkansız olan, "bir yığın yararsız, anlamsız, saçma ve gerçekdışı" söz ve sayfa yığınıyla oluşturulmuş olduğudur. Burada büyük bir sapma vardır ve buradaki anahtar nokta, "Tarikat"ı konu edinmiş tarihçinin ideolojisi ve bir bütün olarak hayat görüşünü, hırsları, beğenileri, değerleri ve bir bütün olarak perspektifini biçimleyebilen önyargılarıdır. Bu açıdan ansızın önümüzde, geçmiş ve günümüzdeki her kötülüğün altında yatan ucubeler abidesi, acımasız katiller ve değerden yoksunlar sınıfı, kovuşturulmuş suçluların sığınağı, sapkınlığın merkezi haline gelmiş bir örgüt belirir. Her olumsuzluk onlardandır, şeytanın cisimleşmiş halidir Tapınakçılar. Bu da yetmezmiş gibi, toplumların ilerleyiş yasalarının, sosyo-ekonomik koşulların çağı ilerleten dayatılarının hiçe sayıldığı, içi boş, yanlış, ideolojik, sakat bir tarih anlayışının özneleri olarak, siz nereden ve nasıl çıktığını anlamasanız da cisimleşiverir. Ansızın Protestanlık hareketini ve Avrupa’yı yıkıma sürükleyen savaşları doğuran, Fransız ihtilalini bir başına tertipleyen, Amerika’yı keşfederek kızılderili katliamlarını yöneten, Arap topraklarındaki İsrail zulmünün arka planındaki zengin, güçlü yöneticiler takımı olarak ortaya çıkarlar onlar. Umberto Eco’nun kurgusal romanı Foucault Sarkacı’nı, tarihsel bir yapıt içinde "kaynak" olarak kullanan yazarların cür’reti bir tarafa, bu eylemin özneleri, ironik olarak bu başarılı romanın kahramanlarından birisinin belirttiği, önemli olanın Tapınakçılar’ın tarihini anlamak değil, onu yeniden yaratmak olduğu yönündeki bildiriminin paralelinde, böylesi bir eylemin içine dahil olduklarını akıllarına bile getirmezler. Tarih disiplininin konusu olarak Tapınakçılar, ancak bu ayıklamanın sağlıklı olarak yapılabilmesi durumunda mümkün ve olanaklıdır. Şövalyeler hakkında bilinen tarihsel gerçeklerin sınırlı oluşu aslında bu tip bir başıboşluğun zemininin oluşmasında büyük bir rol oynamışsa da, doğru bir tavır tarih bilimine duyulması gereken saygının bir ifadesi olarak, sınırlı da olsa bu gerçeklikten yararlanmayı zorunlu kılar. Kuşkusuz "tarihçinin spekülasyon hakkı" saklıdır ve önemlidir ama, bilim adamının ciddiyeti bu spekülasyonun "bilinen gerçeklerden" hareket etmesini dayatır. Elinizdeki kitap, Tapınak Şövalyeleri Tarikatı’nı, tarikatın sorunlarını, önemli kişi ve olaylarını "tarihsel olarak bilinenler" ışığında, en doğru şekliyle toparlamak amacını taşımaktadır. Bu noktada yapılan ideolojik ve önyargılı yorumların deşifresi önemli bir dönemeçtir. Bu haliyle, konuyla ilgili olarak ülkemizde yayınlanan kitapların "bilimsel veriler ışığında eleştirisi", okurun, karşı perspektifin fikirlerinden de haberdar olarak konuya "daha güçlü ve sağlıklı" katılımını sağlayacaktır.
Author:
Göktuğ Halis
Göktuğ Halis
Estimated Reading Time: 7 hrs. 53 min.Page Number: 278Publication Date: November 2000Publisher: Toroslu Kitaplığı
ISBN: 9789756342412Country: TürkiyeLanguage: TürkçeFormat: Karton kapak

Comments and Reviews

See All
Henüz kayıt yok
Reklam
100 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.