Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Tarih Felsefesi Sözleri ve Alıntıları

Tarih Felsefesi sözleri ve alıntılarını, Tarih Felsefesi kitap alıntılarını, Tarih Felsefesi en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
İnsan, yeryüzü canlıları arasında bir orta mahluktur.
Üzerinde yaşadığımız gezegen, su yüzüne çıkmış bir dağlar silsilesidir.
Reklam
Dünyada yaptıklarımızın önem derecesi, yüce varlık katında belki de bir ağacın yaptıkları kadardır.
Doğa, bir canlıdan bir şey koparmak istediği zaman, onu en güzel tarzda koparır. Neslin devamını garantiye aldıktan sonra o canlıyı yavaş yavaş yok olmaya terk eder.
BİTKİLER ÜZERİNE...
Ey, dünyanın şifa dağıtan şu çocukları! Hastalanınca sizlere yöneliyoruz. Sizleri tüketen mahluklar, sağlıklarını sizlere borçludurlar. Ölürken bile şifa dağıtıyorsunuz. Dünyayı sağlıklı ve türünüzdeki mahluklar bakımından üretken kılan sizlersiniz.
Ey zavallı insanoğlu, üzerinde yaşadığın, gezip dolaştığın yer aslında evinin zemini değil, damıdır; defalarca su baskınlarına uğramış ve neticede şimdi sana göründüğü duruma gelmiştir. Ve şimdi o yerde senin bir fani olarak hayatını sürdürmene yardım eden otlar ve ağaçlar bitiyor!
Reklam
Her canlı, bizzat doğadan ibaret olan büyük paydanın sadece bir payıdır. İnsan dahi, bütünün yalnız bir parçası, birlikte bir bütün oluşturan uzuv ve güçlerin bir orantısıdır.
Sayfa 101 - Doğu Batı Yayınları
Yeryüzünde insandan önce hayvan vardı. Bundan dolayı diyoruz ki hayvanlar insanların büyük kardeşleridir. İnsan soyu dünyaya gözlerini açtığında, kendini her yerde birtakım unsurlarla kuşatılmış olarak gördü. Şayet öyle olmasaydı dünyanın yeni sakini insanoğlu, hayatını idame ettirmek için bitkiden başka bir şey bulamayacaktı.
Bütün mekân ve türümün etki sahası, yeryüzünde hayatın tadını çıkarabileceğim şekilde belirlenmiş ve betimlenmiştir. Bundan dolayı insanoğlu, birçok dilde annesi olan yeryüzünün adını taşır.
İnsan aklının, gücünün ve duygularının bu çocuksu esareti, ister istemez devlet yapısının tamamını etkisi altına almıştır. Eğer bir devlette eğitim adabımuaşeretten fazlasını ifade etmiyorsa, adabımuaşeret ve gelenekler o devlette hayatın bütün alanlarına hâkim ve bağlayıcı olmuşsa, vay o devletin haline! O devlet nice müessiriyetleri kaybetmiştir; en önemlisi de gönül ve ruh müesseriyeti!
Sayfa 362Kitabı okudu
129 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.