Bu kitap, İstanbul'da kıyıda köşede kalmış Bizans dönemine ait olan sarnıç, su kemeri, kiliseden dönme cami gibi tarihi eser ve kalıntılar hakkında bilgileri derlemesinin yanında giriş kısmında İstanbul'un Eski Çağ dönemi tarihi hakkında bilgilere de yer veriyor. İstanbul'a bu açıdan farklı bir gözle baktığı için yazarı ayrıca tebrik ediyorum zira "taşı toprağı altın" olan İstanbul'u, benim İstanbul'dan kastım şimdiki Fatih ilçesidir, sadece bu sözle bilmekten ziyade özellikle tarihi ve mimari yönünün farkına varmak bana göre kendine İstanbulluyum diyen herkesin vazife bellemesi gereken bir şeydir zira bu şehirde ot gibi yaşamamak gerek.
Kitap hakkında eleştirdiğim üç şey mevcut:
1) Kaynakça: Yazar, kitabına hiçbir şekilde kaynakça eklememiş hatta kitaptaki bilgiler hakkında gerçekten çok az dipnot belirtmiş, nitekim önemli birçok cümlenin hiç dipnotu yok.
2) Bilgilerin güncelliği: Çok az sayıda bilgi günümüzde güncelliğini yitirmiş durumda. Umuyorum ki sonraki baskıda bunlar düzeltilir.
3) Yazım yanlışları: Yazım yanlışları o kadar fazla ki! Yazarın kitabı yazmayı bitirdikten sonra imla hatalarının olup olmadığını kontrol etmediği kanaatindeyim veyahut yayınevi imla hatalarını düzeltmemiştir. Umuyorum ki bu yazım yanlışları sonraki baskıda düzeltilir.
Kitap halihazırda yazarın her bir Bizans eserini bizzat görüp çektiği fotoğraflar ve hakkında yazdığı bilgilerden oluşmakta bu sebeple iyi bir araştırma konusu olmuş. Meraklılarına da kitaptaki birçok tarihi mekanı, birçok dedim çünkü bazılarını görmek mümkün, yerinde görmesini de tavsiye ederim.