Tarihten Günümüze Tahrif Hareketleri 1

Kadir Mısıroğlu

Tarihten Günümüze Tahrif Hareketleri 1 Quotes

You can find Tarihten Günümüze Tahrif Hareketleri 1 quotes, Tarihten Günümüze Tahrif Hareketleri 1 book quotes, the most impressive sentences and paragraphs on 1000Kitap.
Vehhabiler;
«-Biz itikadda selef, amelde Hanbeli mezhebindeniz. Esasen Ahmed b. Hanbel, itikad hususunda selefin nasçı, yani Eseriye kolunu temsil eder. Onun, amelde de yolu budur. Bu sebeple, biz, itikadda ve amelde Hanbeli'yiz; Vehhabilik diye birşey yoktur. Abdü'l-Vahhab, ilmen ve fiilen bu mezhebin yenileyicisi ve şeyhulislamıdır.» derler. Ancak bunlar, çıkışlarında, kendilerini hakiki muvahhid, diğer Müslümanlari ise adeta müşrik sayarak çok sert ve katı bir anlayışla hareket etmişler; feci bir aşırılığa vararak, İslâm camiası arasinda köklü ve berbat bir fitne uyandırmışlardır.
İmam Eş'ari'nin son nefesinde şöyle dediği rivayet edilmiştir: "Şahit olunuz, ben ehl-i kıbleden hiç kimseyi bir hata sebebiyle tekfir etmem."
Sayfa 386Kitabı okudu
Reklam
Kalenderîlik ve bu nam altında anılan bütün gruplar, zamanla Bektaşîlik içinde eriyip ortadan kalkmışlardır.
Ülkenin idaresinde böylesine müşkilat ile karşılaşan Humeyni, tarih boyunca her diktatörün şiarı olan bir taktiğe başvurdu: Bir dış gâile ihdas etmek! Bunun içinse sebep hazırdı. Madem ki O, “veli fakih” sıfatıyla beklenen Mehdi’nin vekili ve Şii âleminin başıydı, o halde Şia’nın mukaddes şehirleri Necef (eski Kûfe) ve Kerbela kendisinin idaresi altında olmalıydı.Ayrıca Mekke ve Medine’nin “mesned-i hilafet” kabulu dolayısıyla halifenin idaresi altında bulunmasına benzer bir mantıkla, Irak’la İran arasında bir kavga düşündü.Çünkü o takdirde iç kargaşa umumen bir ihanet olarak görülecekti.Üstelik İran’la Irak arasında bir de “Bahreyn” çekişmesi vardı.Bu düşüncelerle Humeyni, İran’da seferberlik ilan etti.Bunun kendisine karşı olduğunu kavramakta gecikmeyen Irak ve onun ihtilalle iktidara gelmiş olan “Baasçı” lideri Saddam Hüseyin, İran’a karşı harbi başlattı.
Humeyni'den taraf olanlar
Sahabiler, âyetlerle medhü sena edildiği halde, bunlar, onların pek çoğunu -hâşâ- kâfir ilan etmektedirler. Hele Hz. Ömer ile Hz. Osman, bunların en büyük düşmanlarıdır. O Ömer ki, İran’ın Mecusilikten kurtulmasına sebep olmuştur.Yani İran fatihidir. Ateşe secde eden başlarını Allah’a çevirmekle onlara fenalık mı etmiştir ki, onu şehit eden Mecusi Ebu Lü’lü’ye Tahran’da türbe yapmışlardır.
Hazreti Ali'nin evlatlarından birinin adı Ebubekir, bir diğerinin adı da Ömer'dir.
Sayfa 151Kitabı okudu
Reklam
İslam inkılabı, dindarlarla hareket eden solcularla birlikte gerçekleştirilmiş olduğu halde Humeyni onlara makam ve mevki vermekte nekes davranmıştı.Bu durum, solcular arasında huzursuzluğa sebep oldu.Buna bir de “şah taraftarı” denilerek idam edilen binlerce insanın akrabaları arasındaki şikayetler eklendi.Zira başta Şah’ın generalleri olmak üzere birçok insanın ellerine otomatik silah verilerek “devrim muhafızı” ilan edilen 16-17 yaşındaki gençler tarafından bilâ muhakeme kurşuna dizilmeleri huzursuzluğu arttırdı. 4 Kasım 1979 tarihinde solcu gençler, Humeyni’yi müşkil bir durumda bırakmak için Amerikan Büyükelçiliğini bastılar ve personeli rehin aldılar. 444 gün süren bu hareketin muhtemel gayeleri şunlardır: 1- Kendilerine makam ve mevki verilmemesinden dolayı muhalif tavır aldıkları Humeyni ile aralarındaki ihtilafı alenileştirip büyütmek. 2- Humeyni’nin CIA tarafından desteklendiğine dair buradan elde edebilecekleri birtakım vesaiki, ona karşı kullanarak idarede söz sahibi olabilecekleri mevkiler elde etmek. 3- Amerika bu sebeple bir müdahalede bulunursa buna karşı Rusya’dan yardım talep olunarak ülkenin yeniden komünizme râm olmasını sağlamak. Humeyni’nin sessiz kalması sebebiyle birinci, Amerikalıların Humeyni’nin ülkeye dönmesinden önce bu husustaki her delili ortadan kaldırmış olması sebebiyle de ikinci gaye gerçekleşmedi.Fakat üçüncü şıkta zikrettiğimiz gaye, az kalsın gerçekleşiyordu.
Gadiru Humm, Mekke ile Medine arasında küçük bir gölün bulunduğu bir yerin adıdır. Hz. Peygamber, Veda Haccından dönerken burada konaklamıştı. Hz. Peygamber, Hz. Ali’yi yanına çağırdı ve onun elini tutup kaldırarak şöyle buyurdu: “-Ben kimin mevlâsı isem, bu (Ali) de onun mevlasıdır.” Daha sonra ellerini açarak şu duayı okudu: “-Allahım, onu seveni sev; ona düşman olana düşman ol!” Şii geleneğinde, bu vak’ayla Hz. Ali’nin ümmete sadece veli ve vasi değil; aynı zamanda imam ve halife tayin olunduğu ileri sürüldü. Diğer taraftan Hz. Peygamber’in sözünde geçen “mevlâ” dost, efendi, arkadaş ve veli demektir. Hz. Peygamber, her müslümanın velisidir, dostudur. Hz. Ali ile olan münasebeti de böyledir. Ayrıca Hz. Ali’nin torunu Hasan el- Müsenna’ya Gadiri Humm hadisi hakkında sorulmuş; ama o: “…Fakat bununla emirliği ve sultanlığı kastetmedi.Öyle demek istemiş olsa idi, bunu açıkça söylerdi; çünkü Resulullah, Müslümanların en fasih olanıdır…” demiştir.
Ha Haricî Ha Selefi Ha vehhabi...
Haricilik başlangıçta “Hakem Meselesi” gibi siyasi bir sebeple zuhur etmiş olsa da onun gelişme ve varlığını sürdürmesinde asıl âmilin “cehalet” olduğu muhakkaktır. Fikirlerindeki sertlik ve basitlik, bu gerçeği açıkça ortaya koymaktadır.
Dürzîlik, İsmailiyye Mezhebinin bir devleti olan Fatımilerin 6. Halifesi Hakim Biemrillah’ın 30 Mayıs 1017 tarihinde ilah olduğunu ilan etmesiyle başlayan bir harekettir
171 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.