Kitabın ilk 3-5 sayfası beni zorladı. Karakterler ve dönem olarak Hollywood çöplüğü ve groupieler teması benim hoşuma gitmiyor. Çok kasvetli geliyor. Bu yüzden zihnim hikâyeye girmeyi reddetti. Sonrasında ise büyük bir merak ve ilgiyle okudum. Sadece iki sorun vardı. Ben bu kitabı Chicago Stars'ın devam kitabı diye kafamda kodlamışım. Bu sebeple arka kapak yazısını okuduğumdan beri (bu da çok uzun zamandır demek) olduğum gibi NE ALAKA YA modunda okumaya başladım. Goodreads'e okuyorum diye eklemek için girdiğimde fark ettim başka seri olduğunu. Hiç böyle dikkatsizlikler yapmam oysa. Neyse bu sorunu çözünce zihnim bir rahatladı. Çünkü CS romantik-komedi, genel olarak duygusal yönden hafif bir seri. Bu kitabın renk tonundan tamamen farklı. Mesela bu kitap bir aşk kitabı değil.
Evet, bu bir aşk kitabı değil. Arka kapak yazısına bakan Fleur ve Jake'in ilişkisini okuyacağız sanıyor. Ama kitap aile dramı. İçinde romantizm çok az. Oldukça da iyi yazılmış, kendini okutan, çok başarılı bir kitap. Sadece bahsettiğim gibi 1950li yılların uyuşturucu, alkol, seks üçgeninde geçen ünlülere saplantılı hayranlarını anlatan kitaplar benim midemi kasıyor. Yani ironik olarak bu kadar iyi yazıldığı için puan kırdım diyebilirim ve 10 üzerinden 7 verdim :)
Taş BebekSusan Elizabeth Phillips · Pegasus Yayınları · 2016127 okunma
S.E.P’in kalemini hem seviyorum hem de sevmiyorum. Sevdiğim kısımları; çok güzel hikayeler oluşturması, çok güçlü kadın karakterler yazması. Sevmediğim kısımaları ise; hikyeyi uzatmak adına bazen çok fazla yöne sapması ve toparlayamaması.
Mesela bu kitaptaki gibi.
Fleur’u çol sevdim. En dipten en üstlere çıkışını gururla okudum. Jake (benim için o Jako :) ) ile olan diyalogları çok güzeldi. Ama keşke ayrı ayrı bi çok yöne sapmasındansa daha çok Jako ile Fleur hikayesi okumak isterdim. Kitaplarının film ya da dizi olmasını istediğim yazarlardan, ama olursada ortaya çıkan işten hiç hoşlanmayabilirim diye korkuyorum. Bu yüzden kitaplarını okumaya devam edeceğim. Size tavsiyem bu türü seviyorsanız sizinde öyle yapmanız.
Ah bir de Belindanın da kendisini geliştirebilmesini isterdim. O adama karşı koyacak gücü bulabilmesini isterdim. Ama onuda böyle kabul ettim yer yer sevdim yer yer çok kızdım. Her neyse dediğim gibi alın alın okuyun.
Fleur, “Benim evimde felan kalmıyorsun. Asla. Şimdi defol. Sana bakarken midem bulanıyor.”
Jake ekmeğinden bir parçayı tabağındaki omlete bandı. “Bunu belki olarak alacağım.”
Jhonny Guy işaret verdi. Fleur elinden geleni yaptı ama öpüşmeleri bittiğinde Jake ensesini ovalıyordu. “Beni uyutacaksın, Çiçek Gücü. Evin arkasına geçip biraz alıştırma yapmamız için Jhonny Guy’dan mola isteyeyim mi?”
“Biraz gerginim o kadar. Bu benim ilk günüm ve miğferimle dizliklerim olmadan seninle bir alıştırma daha yapmam.”
Fleur, “Çok akıllı olduğunu sanıyorsun, değil mi?”
Jake, “Hey, ben bir dahiyim. Eleştirileri oku. Herhangi birini. Sana söylerler.”
Fleur ona baktı ve alaycı bir tavırla gülümsedi. “Moda kızları okuma yazma bilmez. Biz sadece resimlere bakarız.”
Belinda başını kaldırdı. “Kimsiniz?”
“Bu ilginç bir soru.” Kısa bir sessizlik çökerken uzaktan partinin sesi duyuldu. “Çelişkileri olan bir adam diyelim. Macerayı, kadınları ve votkayı seven biri. Sıralaması böyle olmak zorunda değil.”
Yazarla tanışmak kitabım oldu Taş Bebek. Benim gibi dram okumayı seviyorsanız güzel bir tercih ancak daha çok romantik komediler sizlikse pek tavsiye etmem kitabı. Özellikle 80'li yılların Hollywood'unda geçtiğini göz önüne alırsak bu tür konuları sevmiyorsanız bu kitaptan uzak durun bence.
Giriş kısmı, 1982 yılında başlıyor kitabın.