Tamamen mektuplardan oluşan bir kitap. Sürükleyi ve öğretici. Yazıldığı zamana göre bayağı cesaret isteyen roman olmuştur. Son mektupta kitabın yazılma nedenini söylüyor yazar. O dönem için insanların gerçek yüzünü gösteren böyle bir kitabın olması aslında takdire değer bir durum ama galiba insanların yaklaşımı maalesef yazarı başka kitap yazmaktan vazgeçirmiş.
Kitabın insan psikolojisini, ahlak masasına yatırarak çok net ve çarpıcı bir şekilde anlatması en etkileyici yönlerinden biri.
İnsan ilişkilerinde , daha doğrusu kadın erkek ilişkilerinde her ne kadar kadın pskilojisinden anlayan ya da kadınların duyguları üzerine kafa yormuş bir erkek karakterinin (Valmont) zekası ön planda olsa da , Merteuil isimli karakterin insanların en büyük zaaflarını ustalıkla kullanarak hedefine ne kadar sağlam adımlarla gidebildigini anlatmış ki bu da kadın erkek isbirligindeki tartisilmaz üstünlüğün kime ait olduğunu kanitlamis. Bunu Valmont'a ilettiği şiirle başarılı bir şekilde kanitlarken, (bu şiir Madam Tourvel'den ayrılmasına sebep olmuştu) kibrinizden mümkün mü aşık olmanız diyerek hem erkeğin egosunu okşayıp arka planda Valmont'u kendi istediği uçuruma çekmenin zevkini yaşar. Tatmak istediği hazlar insanlığın en temel ve ilkel yönlerine ışık tutar.
Aşkın üstünde hangi duyguların olduğunun kanitlandigi, zekanın en kestirme hangi yollarla başarıya ulaşacağını Merteuil karakteri üzerinden görüyoruz. Bu anlamda tam bir pskilojik analiz tadında bir kitap. Kitapta sürekli değişen ve haz fayda esasına dayalı ilişkilerin insanlığın aslında ne kadar geniş bir dünyası ve sanıldığından çok daha karmaşık bir yapısı olduğunun kanıtını oluşturmuş.
Keyifli okumalar dilerim.
Konusu itibariyle beni biraz fazla gerdiğinden okumak dahi istemedigim için günlerce elime almadığım ama aşırı da merak ettiğim bir kitap oldu.
Adını liseye giderken duymustum fakat bulması neredeyse imkansızdı.
Her neyse yıllar yıllar sonra buldum ve nihayetinde arzuma kavuştum.
Laclos mektup-roman şeklinde yazdığı romanın aslında kurgu