Telmih Dergisi - Sayı 13 kitaplarını, Telmih Dergisi - Sayı 13 sözleri ve alıntılarını, Telmih Dergisi - Sayı 13 yazarlarını, Telmih Dergisi - Sayı 13 yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Telmih/ Kültür, Sanat, Tarih ve Edebiyat Dergisi.
Üniversiteye başladığım 1984 yılında, Selçuk Üniversitesi öğrencileri tarafından Konevi adıyla bir dergi çıkartılmaktaydı. O yıllarda derginin sayılarını cilt yaptırarak saklamışım, bugün benim için önemli bir eser niteliğindedir. Toplam Kalite Yönetimi anlayışının gereği olarak, okulların etrafında bir okul kültürünün oluşturulması esastır. Hele bu okullar üniversite olunca, bu iklim edebiyattan, sanattan, kültürden, tarihten, mimarlıktan zevk alınacağı, öğrencinin aydınlanmaya giden sürecinin başlangıcı sayılabilecek bir nitelikte olmalıdır. Telmih dergisi de Elazığ'da, üniversite öğrencilerinin, mezunlarının çıkarmış olduğu bir dergi olarak göz doldurmaktadır. Burada, Gaziantep' de Kitap Şuuru etrafında öğrencilerin toplanmasına vesile olan Oğuzhan Saygılıyı da hatırlamak gerekir. Yani üniversite etrafında iklim oluşturmak yalnızca büyük şehirlere has olmamalıdır.
Telmih bu anlamıyla önemli bir dergidir. Telmih genel kurulunda görev yapanların isimleri bile, neredeyse bir sayfa tutmaktadır ki bu da yazar kitlesi bakımından zenginliğine işarettir. Hiç eksik hata yokmudur. Anadolu'da yayıncılık yapmak tabii ki çok zordur. Bundan dolayı küçük bazı hatalar da söz konusudur, mesela Hamza Ergen'in ilk Türk sosyolog olarak isimlendirdiği ibn-i Haldun konusu herhalde gözden kaçmıştır. Ali Berat Alptekin hocanın arkasından yazılanlarsa bir vefa örneği olarak tarihe geçecektir.
#Kitapşuuruinsanlıkşuurudur.
İnsan bu eti yenmez derisi giyilmez
Güler belki gözleri ama içi bilinmez
Unuttum dese sesini mazi silinmez
Sızlar inceden inceden hicran yarası
Kırma sakın elin ile bir ademoğlunu
Düşer başı acı gurbete şaşar yolunu
Aman vermez rüzgarlar kırar kolunu
Sızlar inceden inceden hicran yarası
Unuttu insanlar ölümü kalmadı insaf
Bulunca bolluğu çoktan yürüdü İsraf
Bir süs misali duvarlara asıldı Musaf
Sızlar inceden inceden hicran yarası
Gönül bu girilmez içeriye destursuz
Kurtul benliğinden olma düstursuz
Ömür son bulacak elbet kuşkusuz
Sızlar inceden inceden hicran yarası
Ne versen yok demez bu arsız nefis
Uyarsan sevk eder seni günaha iblis
Şu nurdan ruhumuz dünyada hapis
Sızlar inceden inceden hicran yarası.
Ali urcan