Tiranların Son Valsi

Ramtha

Tiranların Son Valsi Posts

You can find Tiranların Son Valsi books, Tiranların Son Valsi quotes and quotes, Tiranların Son Valsi authors, Tiranların Son Valsi reviews and reviews on 1000Kitap.
Sizi kurtarmak için burada bulunmuyorlar; size yar­dım etmek için buradalar. Gelip hepinizi hop diye toparla­yıp başka bir yere götürmeyecekler. Bunu niye yapmak istesinler ki? Onlar da kendi çevrelerini düşünmek zo­rundalar! Bu bir gerçektir.Siz kendinizinkine ne yaptınız baksanıza! Sizi götürüp kendi çevrelerine salarlar mı hiç?
Bu konuda şimdiye kadar ne yapılmıştır? Yüzyılın başından beri bazı (dünya-dışı) varlıkların meydana ge­tirdiği bir konsorsiyum, stratosferinizde birtakım patla­malara neden oluyor. Siz bu varlıkları tanımıyorsunuz. Bazılarınız patlamaları gördüler. Parlak yeşil ateşten to­plara benziyorlardı. Bu toplar nereden ve niçin geldiler? Bir süre kimse bunların sırrını ve amacını anlamadı. Amaç, çevrenizi kurtarmaktı. Bazı kardeşleriniz evet, başka yıldızlarda ve başka boyutlarda yaşayan kar­deşleriniz var- stratosfer tabakasındaki aşınmanın etki­lerini giderebilmek için bu yeşil ateşten topları patlattılar. Patlamalar sık sık yapılıyordu. Ama bir süreden beri ar­tık yapılmıyor, çünkü bu bir müdahale idi. Artık öyle bir noktaya gelindi ki, siz kendiniz uyanmalı ve olup bitenin farkına varmalısınız. Dünya artık bizzat kendisi işleri ele alıyor. Ele almak herhalde en uygun deyim olmadı. Dünya işleri -onun eli yerine geçen- fermuarlarına alı­yor, evet . . .
Reklam
Bunun hakkında benim zamanımda da çok şey söy­lenirdi, hatta benim zamanımdan önce de . . . Benim zama­nımdan önce de, sizin bilim adamlarınız ne derlerse de­sinler, bu gezegenin üzerinde akıllı in sanlar bulunuyor­du. Onların nakliye aracı ise ışıktı. Kısa bir zaman son­ra dünyada meydana gelecek büyük bir depremin sonucu, bu çoktan yok olmuş in sanların uygarlığından kalma bazı eserleri göreceksiniz.
Gelelim fosil yakıtlara. . . Onlar olmasa ne yapar­dınız? Hımm? .. Bir yerden bir yere nasıl giderdiniz? Ta­banlarınızın üstünde mi? Pedal çevirerek mi? Yoksa bir ata binip saçlarınızı rüzgara vererek zamanında yetişme­ye mi çalışırdınız? Gerçek şu ki artık hacılar bir günde dünyayı tavaf edebiliyorlar. Bunu yapabilmelerine neden olan icat ne fevkalade . . . ama onu yürüten şey dünyanın içinden çıkıyor. Bunu okuyan herkes de eğer onu kullan­mazsa olduğu yerde kilitlenir kalır. Tekamül, fosil ya­kıtla birlikte sona ermiştir.
Çarşıya gitseniz, dolar ve sentlerinizi tezgaha koy­sanız, ekmek almak isteseniz ve tezgahtar size: "Artık do­lar ve sent alamıyoruz, sadece kart kabul ediyoruz," dese ve siz bir sonraki fırına gitseniz, o da size aynı şeyleri söylese, bütün gününüzü bir somun ekmek almaya uğra­şarak geçirseniz ve kimse size ekmek satmasa ve dolar hiçbir değer taşımasa ne yapardınız? Eve ekmek alma­dan dönerdiniz, bahçeniz ve dolayısıyla yiyecek bir şeyinizde olmazdı; çünkü siz şehirde yaşayan kozmopoli­tan, aç Amerikalılar'sınız! Ekmek alabilmenin tek yolu­nun kart sahibi olmaktan geçtiğini anlardınız.
Eh! Bu güne kadar bununla uğraştık, artık uğraşmamıza gerek kalmadı". Artık, değersiz, inip çı­kan kağıtlar basmak yerine, üniversal bir kredi kartı çı­karırlar, adına da Zimmet Kartı derler. Duydunuz mu? Bu küçük kartı alıp dünyanın herhangi bir yerine gidebilir, nereye kartınızı basmak i sterseniz oraya basarsınız. Herkes bunu mem­nuniyetle kabul edecektir. Ancak, bu kartın doğurduğu ufak bir problem var -özgürlüğünüz ve mahremiyetin izle ilgili ufacık bir problem . . . Bu karta sahip olan kişi hakkındaki her şey biline­cektir. Satın aldığınız her şey, gittiğiniz her yer biline­cektir. Yaptığınız her şey bilinecektir! Bunları gizli tut­ma özgürlüğünüz artık olmayacaktır; çünkü bu kart ol­mazsa ne bir şey alabilecek ne de bir şey satabileceksiniz. Alışık olduğunuz alım satım aracı, yani dolar ve sent or­tadan kaldırılacaktır. Herkesin bir numarası olacaktır. Her numaranın bir dosyası olacaktır. Hizadan çıkan her­kes yola getirilecektir.
Reklam
32 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.