Toplumsal Ekolojinin Felsefesi
Murray BookchinToplumsal Ekolojinin Felsefesi Posts
You can find Toplumsal Ekolojinin Felsefesi books, Toplumsal Ekolojinin Felsefesi quotes and quotes, Toplumsal Ekolojinin Felsefesi authors, Toplumsal Ekolojinin Felsefesi reviews and reviews on 1000Kitap.Her zamankinden daha fazla diretmeliyim ki, Nietzsche'nin sözü "bütün olgular yorumlardır"ı ters çevirmemiz ve bütün yorumların nesnellikte kökenlendiğini ileri sürmemiz gerekmektedir. Sosyalist idealleri bir bilim haline getiren ve sosyalist hareketleri otoriter kurumlarda boğazlayanlardan daha geniş sosyalizm yorumlarını araştırmalıyız. Uygarlık ile barbarlık arasında kararsızca gidip geldiğimiz bir zamanda. bütün değişik biçimleriyle usdışılığın havarileri, insanlığın sorunlarını açıklamak için değil, Tarihte ve insanın işlerinde ussallığın rolünün cesaret kırıcı biçimde yadsınması için yaşam bulmuş, bir karanlık dünyanın ölümcül iblisleridirler. Benim endişem özgürlükçü bir sosyalist toplumun meydana geleceğine ilişkin -benim yaşımda asla görme ayrıcalığım olmayacak bir toplum- bilimsel "güvence"nin yokluğundan değil, böylesi çöküntü ve çaresizlik döneminde bile bu toplum için savaşılıp savaşılmayacağından kaynaklanmaktadır.
Sayfa 186 - Sümer yayıncılık
İngiliz köylülerinin 1381 ayaklanmalarında yükselttikleri ünlü eşitlik haykırışı
-"Adem toprağı çapalar ve Havva yün eğirirken, kimdi efendi?"- olasılıkla dünyamızdan çok farklı bir "imgelemsel" taşıyan bir dünyada, altı yüz yıl önce olduğu denli çağdaş ayaklanmalar açısından da anlamlıdır.
Sayfa 174 - Sümer yayıncılık
Gerçekten de insanlar yıkımla uğraşmışlar, yeryüzünde cehennemler yaratmışlar ve birbirlerine yönelik gerçek ve imgelemsel zulümlerden büyük keyifler almışlardır. Yüzyıllar öncesi Avrasya'nın
Moğol ve Tatar istilacılarının arkalarında bıraktıkları kafatası
yığınlarını göz önüne almasak da, Hitler'in ölüm kampları ve
Stalin'in Gulag'ları canavarlıklar yaratmışlardır. Ancak bu gerçek, ne toplumsal gelişimdeki gizilgüçlerin açınımı ve olgunlaşması diyalektiğinin yerine geçer ne de insanların birbirlerine zulmetme güçleri, özgürlük, öz-bilinçlilik ve işbirliği gizilgüçlerine eşdeğerdir.
Sayfa 167 - Sümer yayıncılık
Hier stehe ich, ich kann nicht anders
("İşte direniyorum, başka türlü yapamam")
Sayfa 165 - Sümer yayıncılık
Bütün karşı-Dekartçı itirazların aksine, insan dışında kalan yaşam-biçimlerini hala makineler veya devinimsiz varlıklar olarak görüyoruz. Yapısal olarak, onları protoplazmayla doldurabilmemize karşın, işleyiş balonundan mekanik araçlara yüklediğimiz anlamı onlara da yüklüyoruz -bunun, işçilerin "eller" veya "çalışanlar" olarak ele alınması gibi, ekonomik yararlılıkla birlikte varolan bir yargı olduğu belirtilmelidir.
Sayfa 95 - Sümer yayıncılık
Canlı varlıkların evriminin salt edilgin bir süreç, sadece
rastlantısal genetik değişimler ile "seçici" çevresel "güçler"
arasındaki kesişme noktalarının ürünü olmadığını belirtmek
ve "türlerin kökeninin", yaşamın sadece belirsiz bir "seçici"
sürecin "nesnesi" olduğu rastlantısal etmenlere bağlı olarak,
bir yaşam-biçiminin "hayatta kalabilme" açısından "uygunluğunu" belirleyen dış etkilerin bir sonucu olmadığını ileri sürmek istiyorum.
Sayfa 93 - Sümer yayıncılık