Bandini...
Varoluşsal sıkıntılar çeken, fakirliğin kıyılarında dolaşan, karnını portakalla dolduran ve dergide yayımlanmış şirin bir hikaye ismine sahip olan bu karakter, bir gün büyük bir yazar olabileceği hayaliyle hayata tutunmaya çalışıyor. Tanrıya inancını yitirdiği için Tanrıdan özür dileyen adam. Ve Camilla... Garson kız "Camilla"ya tek taraflı aşık olan, kendisini sevmediğini, başkasına aşık olduğunu bilmesine rağmen onun yanında olan, iyiliği için kendinden ödün veren Bandini...
Kitabın baş karakteri, "Bandini" "Bukowksi'nin olmak istediği adam" acaba gerçekten yaşamış mı, bilmiyorum fakat hayal gücümde her zaman bir Arturo Bandini yaşayacak ve ne zaman portakal yersem aklıma o gelecek.
Kitaptan, en çok etkilendiğim sözle bitirmek istiyorum incelememi;
"yaşamak yeterince zor, ölmekse büyük iş"