Türk Dış Politikası 1774 - 2000

William Hale

Most Liked Türk Dış Politikası 1774 - 2000 Posts

You can find Most Liked Türk Dış Politikası 1774 - 2000 books, most liked Türk Dış Politikası 1774 - 2000 quotes and quotes, most liked Türk Dış Politikası 1774 - 2000 authors, most liked Türk Dış Politikası 1774 - 2000 reviews and reviews on 1000Kitap.
412 syf.
·
Not rated
Hollywood ve Film seti ekipli Dış Politika
Merhabalar öncelikle 1k sakinleri! Öncelikle Dış politikanin ne olduğundan bahsetmek istiyorum. Dış politika: bir devletin, ulusal çıkarlarının biçimlendirdiği amaçlara ulaşmak için diğer devletlerle ve uluslararası kurumlarla olan diplomatik siyasal, ekonomi ve hukuki ilişkileri kapsayan politikaların tümüdür. Bu kitap bazı
Türk Dış Politikası 1774 - 2000
Türk Dış Politikası 1774 - 2000William Hale · Mozaik Yayınları · 200351 okunma
Türkiye Kasım 1947'de BM'nin Filistin'in bölünme kararına karşı Araplarla birlikte oy kullanmasına rağmen, 1949 yılında İsrail'i tanımış ve aynı yılın sonunda iki devlet birbirlerine büyükelçiler göndermişlerdi. İsrailliler, Orta Doğu'daki diplomatik yalnızlıktan kurtulacakları ve Arap-Müslüman dünyasına bir kapı arayabilecekleri için bu ilişkiyi geliştirmeye çok hevesliydiler.
Türk Dış Politikası 1774 - 2000
Türk Dış Politikası 1774 - 2000
(s.127)
Reklam
Türkiye Jüpiter Füzesi & Küba Füze Krizi
1962' deki Küba füze krizini takiben süper güçler, aralannda meydana gelebilecek olası bir felaket riskini azaltmak için daha ılımlı politik ilişkiler yürütme kararı aldılar. Bu, Soğuk Savaş tarihinde yepyeni bir sayfa açtı.
Sayfa 12 - Mozaik Yayınları
ABD savunma bütçesi 1950-51 yıllarında hızla artarak 50.000.000.000 dolara ulaştı. Böylece ABD yönetimi Türkiye'nin stratejik konumunu yeniden değerlendirmek durumunda kaldı. Artık Türkiye'yle Yunanistan'ın NATO'ya dahil edilmesi gerekiyordu. Kore'de yaşanan olaylar aynı zamanda batı güvenliğine yönelen tehdidin uluslararası boyutlarda olduğunu ve Orta Doğu'da çıkabilecek bir savaşta Türkiye'yle Yunanistan'ın önemli rol oynayacağını gösteriyordu. Kore Savaşı başladıktan bir ay sonra Adnan Menderes tarafından yönetilen yeni Demokrat Parti (DP) Hükümeti batı kampına olan bağlılığını gösteren önemli bir işaret vererek, 4500 Türk askerinin BM kuwetlerine katılacağını duyurdu. Menderes'le arkadaşları bu fırsatı Türkiye'nin batıya olan bağlılığını göstermek ve bu sayede Atlantik ittifakına katılabilmek amacıyla kullanmayı düşünüyorlardı. Böylece bir önceki hükümetin başaramadığını başarmış olacaklardı. Kore'ye Türk askeri gönderme kararını aldıktan sadece bir hafta sonra ittifaka katılmak için resmen başvuruda bulundular
Sayfa 118 - MOZAİK YAYINLARI
Prens adlı eserinin 21. bölümünde Machiavelli, küçük bir ülkelerin yöneticisini mecbur kalmadıkça daha güçlü bir devletle ittifak kurmaması yolunda uyarır. Çünkü bu ittifakla yönetici müttefikinin arzu ve isteklerine boyun eğmek durumunda kalacaktı. Robert Rothstein'in de dediği gibi, "küçük olan kuvvet, emniyetsizlikten güven ortamına geçmek yerine uydu konumuna geçebilir" Müttefik seçimi de düşündürücüdür çünkü müttefiklerin çıkarları aynı olmasa bile en azından birbirini tamamlayıcı olmalıdır. Buna alternatif olarak, orta kuvvetli bir güç daha kuvvetli bir devletle ittifak kurmanın tehlikelerinden korunmak için daha zayıf bir devletle ya da birkaç küçük kuvvetle ittifak kurarak kumar oynayabilir.
Sayfa 1 - MOZAİK YAYINLARI
1948'de Tito'yla Stalin'in arası açıldıktan sonra Yugoslavya daha da şüpheli bir duruma gelmişti. Amerika Birleşik Devletleri, Sovyetlerin ülkeye saldırma ihtimalinden kaygı duyuyorlardı. Türkiye'yle Yunanistan, ABD teşvikiyle Yugoslav Hükümetiyle görüşmelere başladılar ve bu görüşmeler 28 Şubat 1953'te Dostluk ve işbirliği Anlaşması'nın imzalanmasıyla sona erdi.
Sayfa 125 - MOZAİK YAYINLARI
Reklam
Bağımsız bir Kürdistan devletinin tohumlarının atılması
Erbakan-Çiller Hükümeti Haziran 1997'de iktidardan indirildikten sonra, bazı temel sorunlar yerinde kalmakla birlikte Türk-ABD ilişkileri daha normal bir hale gelmişti. Bunlardan en önemlisi, lrak'ta kurulacak olan Kürt siyasi varlığının statüsüydü. 1992'de Saddam Hüseyin Hükümeti ve lrak'ta bulunan iki önemli grupla -Mesut Barzani liderliğindeki KDP ve Celal Talabani liderliğindeki KYB-sürdürülen görüşmelerin başarısızlıkla sonuçlanmasının ardından, bölgesel meclis seçimleri yapılmış ve iki lider "federal bir devlet" içinde iktidarı paylaşmayı kabul etmişlerdi. Bağımsız bir Kürdistan devletinin tohumlarının atılmasına engel olmak isteyen Türkiye buna şiddetle karşı çıkmıştı. Yine de, ilerideki bölümlerde değineceğimiz gibi, Ankara Iraklı Kürt liderlerle diyalog geliştirmişti.
Sayfa 240 - MOZAİK YAYINLARI
Nato eksenli ABD yakınlaşmasının temel nedeni
Açık bir tehdit oluşturan Sovyet tehdidi Türkiye'yi Batı ittifakına yönelmişti. Nikita Kruşcev, Beria'ya Stalin'in Türkiye'yi korkutarak Amerikanın kucağına ittiğini söylemişti.
Sayfa 121 - Mozaik Yayınları
1932 Milletler Cemıyetıne Başvuru
Bu politikada Türkiye Moskova'yla bağları­nı koparmadan batı kuwetleriyle eşit şartlarda işbirliği yapabileceği bir pozisyon almak istiyordu. Bunun en göze çarpan göstergesi 1932 yılında Milletler Cemiyeti'ne katılma kararı almasıdır.
Sayfa 52 - MOZAİK YAYINLARI
Sarıkamış KATLİAMI / Ermenı Techiri Konusu ....
Savaş sırasında yaşanan 3 olay, savaş sonrası Türk dış politikasını etkilemiştir. Bunlardan birincisi, son derece trajik ve hala şiddetle yanlışlığı tartışılan bir olaydır. 1915 yılının Ocak ayın­da doğu sınırında Ruslarla çarpışan Türk kuwetleri Sarıkamış'ta yeni­lerek perişan olmuştu. Böylece Ruslara ilerlemeleri için yol açılmıştı.(!...) Buna karşılık, Osmanlı Hükümeti haklı olarak düşmana taraf olduğu­ nu düşündüğü Ermeni nüfusun bölgeden tehcir (sürgün) edilmesini emretmişti. O zaman olanlar hararetle tartışılmaktadır. Ermenilerin yaptığı hesaba göre 1.000.000'dan fazla insan planlı bir soykırımla katledilmiştir. Türkler ya da Türk taraftarlarıysa, yaklaşık 2.000.000 Müslüman'ın öldüğünü ve göç sırasında açlıktan ya da hastalıklardan ölen Ermenilerin 200 kişi olduğunu, ayrıca bir soykırım emri ve­rilmediğini ya da uygulanmadığını savunmaktadırlar. Tartışılmaz olan tek şey, Anadolu'da bir zamanlar 1.300.000 olan Ermeni nüfusun sa­vaş sonunda firar, katliam ya da hastalık sebebiyle yok olduğudur.
Sayfa 26 - MOZAİK YAYINLARI
539 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.