Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Türk Dünyasında Dün Bugün Yarın

Turan Yazgan

Türk Dünyasında Dün Bugün Yarın Sözleri ve Alıntıları

Türk Dünyasında Dün Bugün Yarın sözleri ve alıntılarını, Türk Dünyasında Dün Bugün Yarın kitap alıntılarını, Türk Dünyasında Dün Bugün Yarın en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
"Hak Yok, Vazife Vardır" Diyen Ülkücüler
"Bir milletin insan gücünü teşkil edenler Ziya Gökalp tarafından üç gruba ayrılmışlardır. Birinci gruba girenler 'Hak yok, vazife vardır.' diyenlerdir. Bunlar vatan, devlet ve millet için hudutsuz bir fedakarlığın temsilcisidiller. Canları dahil, her şeylerini bu değerler uğruna feda edebilirler. Eğilmezler, bükülmezler, dönmezler, sapmazlar ve şaşmazlar. Genel olarak ve geniş manası ile bunlara 'Ülkücüler' denir. İkinci grupta bunların tam zıddı olan bir grup yer alır. Bu grup 'Hak var, vazife yoktur.' diyen gruptur. Bunlar şerefsizdirler, arsızdırlar, hırsızdırlar, haysiyetsizdirler, namerttirler. Din ve devlet ile ilgili hiçbir çizgiler yoktur. Allah'ı da aldattıkları zannederler, devleti de aldatırlar ve bütün güçleri ile bütün marifetleri ile soyarlar, çalarlar, çırparlar. Bu soygun ve vurgun için başta 'Din' olmak üzere her türlü vasıtayı kullanırlar. Üçüncü grup ise bu ikisi arasında yer alır ve 'Hak, vazifenin karşılığıdır.' derler. Bunlar vazifelerini yaparlar karşılığını alırlar. Alamazlarsa mücadele ederler. Mücadeleleri de kanunlar ve töreler çevresinde olur. Milletin değer hükümlerine sadık kalmayı arzu ederler. Normal vatandaş tipidirler. Bir milletin içindeki mücadele 'HAK YOK, VAZİFE VARDIR.' diyen ÜLKÜCÜLER ile 'Hak var vazife yoktur.' diyen soyguncu, vurguncu ve sömürücüler arasındaki mücadeledir.
Sayfa 247Kitabı okudu
Türk Ülkesinde Türkçe Olmayan Tabelalar
"Atatürk döneminde, Karaköy'de bir işyerine 'Bourla Biraderler' diye bir levha asılmıştı. Bu levhanın ilk kelimesinin Türk Alfabesi ile yazılmayışı gençlerimizi harekete geçirmiş ve levha taşlanmış, sonra da 'Burla' olarak değiştirilmiştir. O günkü gençliğin bugünkünden farkı neydi? Burada yerleşen yanlış bir hoşgörü anlayışı yatıyor. Gençler levhayı yazdıranı, yazanı ve asanı hoş görebilirlerdi. Çünkü bunlar insandır, hata yapar, şaşardı. Ama pis koku yayan bu levhayı hoş göremezlerdi."
Sayfa 233Kitabı okudu
Reklam
Ön Türkçe'nin ve Türkçe'nin Öğreticileri
"Dünya'da doğru yoktur. Daha doğru vardır. Herkes, her şeyin daha doğrusunu aramak zorundadır. Yoksa sürünün bir parçası oluruz. Tanrı Türk'ü Korusun"
Sayfa 221Kitabı okudu
Katledilen Türklerin Hesabını Kim Verecek?
"Kabul etmek gerekir ki: Batı Medeniyeti ve Rusya için insan hakları, demokrasi, barış gibi kavramlar sadece kendi menfaatlerine hizmet eden vasıtalardır ve onlar için asla gaye olmamışlardır. Bizim suçumuz bunları gaye bilmek ve gayenin bizi götürmekte olduğu noktayı görmemektir." Şehzadebaşı, 11 Ağustos 2008
Sayfa 311Kitabı okudu
"Rahmetli Cemil Meriç'in kendini Batı'ya sevdirme gayreti içinde olan Türk Aydını için kullandığı 'Batı'nın Yeniçerisi' tipleri de elbette Mankurt olarak adlandırılabilir. Türkiye'deki Mankurtlar daha çok 'Dönmemiş dönmelerle dinsiz dincilerden' oluşmaktadır. Bunlar kendi içlerinde, kendilerinden bazılarını bedavadan çok yüceltirler ve yeniçerisi oldukları Batı'da da çok rağbet ve mükafat görürler."
Sayfa 308Kitabı okudu
Reklam
"Güçlü hayal, güçlü potansiyel kuvvettir. En büyük güç manevi güçtür, maneviyat gücüdür. Maneviyat gücü ancak ve ancak ideal denilen besinle beslenir. İdealiniz büyük olmalı, yüksek olmalı. Kısa vadeli uzun vadeli hiç önemli değil. Ebediyete kadar belki, gerçekleşmesi mümkün olmayan bir ideal de olabilir ama mutlaka idealist olmak zorundasınız ki, fizik gücünüzü on misli, yüz misli arttırmış olarak iş başarabilirsiniz. Osmanlı'nın bütün borçlarını ödesin, bütün yabancı şirketlerin hepsini millileştirsin, hepsine Türk damgası vursun ve altyapının çok önemli bir kısmını kayıtsız şartsız gerçekleştirsin, bütün ağır sanayimizi kursun, demiryollarını inşa etsin ve dimdik, dik başlı olarak, dünyanın hiçbir devletine boyun eğmeden, bütün cumhurbaşkanlarına krallarına 16. asırdaki Türk padişahı gibi diz çöktürsün. İşte Atatürk'ün manevi gücü..."
Sayfa 384Kitabı okudu
Millet Olma Vasfını Sürdürmek
Kültür, millidir. Kültür unsurları beşeridir. Dil beşeridir, ama her milletin dili farklıdır. Müzik beşeridir, ama her milletin müziği başkadır. Bunları korumak, yaşatmak, kendi kökü üstünde geliştirmek, millet olarak var olmanın, dünyada kalmanın tek şartı, devlet olarak bu vazifeyi yerine getirmek, devlet olmanın ilk şartı devlet kurmanın sebebi hikmetidir.
Sayfa 102 - Levent, 27 Mart 2003Kitabı okudu
Milli Ekonomi Modeli
Dünyada ne komünizm, ne liberalizm ne de herhangi bir 'izm' vardır. Sadece milletlerin menfaati ve dünya kaynaklarının paylaşılması vardır. Amerika'ya bir düzine fazla çorap satamazsınız. Sovyetlerde komünizm olsaydı Özbekistan Beyaz Rusya'dan geri kalmazdı. Bütün mesele akıllı, dürüst, namuslu, milli menfaatleri esas alan yönetimdir. Kısaca milli yönetimdir. Tanrı Türk'ü Korusun
Sayfa 60 - Şehzadebaşı, 25 Temmuz 2001Kitabı okudu
Küreselleşme ve Globalizm
Sisteme liberalizm-kapitalizm ("bırakınız yapsınlar, bırakınız geçsinler") adı verildi.
Sayfa 210Kitabı okudu
Reklam
Türklerin İki Ulu Başbuğu
Türklerin 2 ulu başbuğu vardır: Biri Bilge Kağan, diğeri Atatürk. Tarihte, yalnız iki başbuğumuz, kurdukları devlete TÜRK adını vermiştir. Yalnız bu iki başbuğumuzdur ki sadece ve sadece Türk kültürüne dayanmak gerektiğini, bunun dışına çıkmanın yok olmak manasına geldiğini her sözleri ile taşlara işlemiş ve beynimizin içine kadar kazanacak şekilde, en sert ifadelerle bize duyurmuşlardır.
Alfabe ve Dil Meselemiz
Dünyada hiçbir dilin iki alfabesi yoktur. İngilizce Amerika'da, İngiltere'de, İskoçya'da, Yeni Zelanda'da, Avustralya'da, Kanada'da ve Hindistan'da kullanılır. Ama hiçbir ülkede, İngilizce'nin ayrı bir işareti ayrı bir harfi yoktur. Bu, Fransızca için de geçerlidir. Rusça için de geçerlidir. Almanca için de geçerlidir. Dünya'da hiçbir dilin iki alfabesi yoktur. Olmaz. Olamaz. Yalnız Türkçenin otuz alfabesi vardır! Türklerin bu dünyada her şeyden evvel yapacakları ilk şey, kayıtsız şartsız tek alfabe kullanmaktır. Türkler tek alfabe kullanmadığı müddetçe dil birliği sağlanamaz. Fikir birliği sağlanamaz. İş birliği sağlanamaz. Siyasi birlik kurulamaz. İktisadi birlik kurulamaz! Türkler tek millet haline gelmez, gelemez!
Sayfa 130Kitabı okudu
Millet Olma Vasfını Sürdürmek
Milletleri elbette topla, tüfekle ortadan kaldırmak mümkün değildir. Tarihte böyle silahlarla tümden imha edilmiş hiçbir millet yoktur. Ancak dilini ve gönül dili olan musikisini kaybederek tarihin mezarlığına gömülmüş pek çok millet vardır. Bu milletlerden maddi kültür unsurları günümüze gelmiş olabilir. Ancak bunlar bir kale, bir tapınak, bir duvar olarak sadece bu milletlerin mezar taşlarını teşkil ederler. Millet topyekün mezarda yatarken mezar taşının 'hatıra olmaktan öte' ne manası olabilir?
Sayfa 101Kitabı okudu
"Dünyada doğru yoktur. Daha doğrusu vardır. Herkes, her şeyin daha doğrusunu aramak zorundadır. Yoksa sürünün bir parçası oluruz."
Sayfa 221 - TDAVKitabı okudu
"Milliyetçilik şartlanmayla değil, düşünmeyle yaşar ve başarılı olur."
Sayfa 187 - TDAVKitabı okudu