Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Türk Dünyasında Dün Bugün Yarın

Turan Yazgan

En Yeni Türk Dünyasında Dün Bugün Yarın Sözleri ve Alıntıları

En Yeni Türk Dünyasında Dün Bugün Yarın sözleri ve alıntılarını, en yeni Türk Dünyasında Dün Bugün Yarın kitap alıntılarını, etkileyici sözleri 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
"Dünyada doğru yoktur. Daha doğrusu vardır. Herkes, her şeyin daha doğrusunu aramak zorundadır. Yoksa sürünün bir parçası oluruz."
Sayfa 221 - TDAVKitabı okudu
"Milliyetçilik şartlanmayla değil, düşünmeyle yaşar ve başarılı olur."
Sayfa 187 - TDAVKitabı okudu
Reklam
"Güçlü hayal, güçlü potansiyel kuvvettir. En büyük güç manevi güçtür, maneviyat gücüdür. Maneviyat gücü ancak ve ancak ideal denilen besinle beslenir. İdealiniz büyük olmalı, yüksek olmalı. Kısa vadeli uzun vadeli hiç önemli değil. Ebediyete kadar belki, gerçekleşmesi mümkün olmayan bir ideal de olabilir ama mutlaka idealist olmak zorundasınız ki, fizik gücünüzü on misli, yüz misli arttırmış olarak iş başarabilirsiniz. Osmanlı'nın bütün borçlarını ödesin, bütün yabancı şirketlerin hepsini millileştirsin, hepsine Türk damgası vursun ve altyapının çok önemli bir kısmını kayıtsız şartsız gerçekleştirsin, bütün ağır sanayimizi kursun, demiryollarını inşa etsin ve dimdik, dik başlı olarak, dünyanın hiçbir devletine boyun eğmeden, bütün cumhurbaşkanlarına krallarına 16. asırdaki Türk padişahı gibi diz çöktürsün. İşte Atatürk'ün manevi gücü..."
Sayfa 384Kitabı okudu
Katledilen Türklerin Hesabını Kim Verecek?
"Kabul etmek gerekir ki: Batı Medeniyeti ve Rusya için insan hakları, demokrasi, barış gibi kavramlar sadece kendi menfaatlerine hizmet eden vasıtalardır ve onlar için asla gaye olmamışlardır. Bizim suçumuz bunları gaye bilmek ve gayenin bizi götürmekte olduğu noktayı görmemektir." Şehzadebaşı, 11 Ağustos 2008
Sayfa 311Kitabı okudu
"Rahmetli Cemil Meriç'in kendini Batı'ya sevdirme gayreti içinde olan Türk Aydını için kullandığı 'Batı'nın Yeniçerisi' tipleri de elbette Mankurt olarak adlandırılabilir. Türkiye'deki Mankurtlar daha çok 'Dönmemiş dönmelerle dinsiz dincilerden' oluşmaktadır. Bunlar kendi içlerinde, kendilerinden bazılarını bedavadan çok yüceltirler ve yeniçerisi oldukları Batı'da da çok rağbet ve mükafat görürler."
Sayfa 308Kitabı okudu
"Hak Yok, Vazife Vardır" Diyen Ülkücüler
"Bir milletin insan gücünü teşkil edenler Ziya Gökalp tarafından üç gruba ayrılmışlardır. Birinci gruba girenler 'Hak yok, vazife vardır.' diyenlerdir. Bunlar vatan, devlet ve millet için hudutsuz bir fedakarlığın temsilcisidiller. Canları dahil, her şeylerini bu değerler uğruna feda edebilirler. Eğilmezler, bükülmezler, dönmezler, sapmazlar ve şaşmazlar. Genel olarak ve geniş manası ile bunlara 'Ülkücüler' denir. İkinci grupta bunların tam zıddı olan bir grup yer alır. Bu grup 'Hak var, vazife yoktur.' diyen gruptur. Bunlar şerefsizdirler, arsızdırlar, hırsızdırlar, haysiyetsizdirler, namerttirler. Din ve devlet ile ilgili hiçbir çizgiler yoktur. Allah'ı da aldattıkları zannederler, devleti de aldatırlar ve bütün güçleri ile bütün marifetleri ile soyarlar, çalarlar, çırparlar. Bu soygun ve vurgun için başta 'Din' olmak üzere her türlü vasıtayı kullanırlar. Üçüncü grup ise bu ikisi arasında yer alır ve 'Hak, vazifenin karşılığıdır.' derler. Bunlar vazifelerini yaparlar karşılığını alırlar. Alamazlarsa mücadele ederler. Mücadeleleri de kanunlar ve töreler çevresinde olur. Milletin değer hükümlerine sadık kalmayı arzu ederler. Normal vatandaş tipidirler. Bir milletin içindeki mücadele 'HAK YOK, VAZİFE VARDIR.' diyen ÜLKÜCÜLER ile 'Hak var vazife yoktur.' diyen soyguncu, vurguncu ve sömürücüler arasındaki mücadeledir.
Sayfa 247Kitabı okudu
Reklam
Türk Ülkesinde Türkçe Olmayan Tabelalar
"Atatürk döneminde, Karaköy'de bir işyerine 'Bourla Biraderler' diye bir levha asılmıştı. Bu levhanın ilk kelimesinin Türk Alfabesi ile yazılmayışı gençlerimizi harekete geçirmiş ve levha taşlanmış, sonra da 'Burla' olarak değiştirilmiştir. O günkü gençliğin bugünkünden farkı neydi? Burada yerleşen yanlış bir hoşgörü anlayışı yatıyor. Gençler levhayı yazdıranı, yazanı ve asanı hoş görebilirlerdi. Çünkü bunlar insandır, hata yapar, şaşardı. Ama pis koku yayan bu levhayı hoş göremezlerdi."
Sayfa 233Kitabı okudu
Ön Türkçe'nin ve Türkçe'nin Öğreticileri
"Dünya'da doğru yoktur. Daha doğru vardır. Herkes, her şeyin daha doğrusunu aramak zorundadır. Yoksa sürünün bir parçası oluruz. Tanrı Türk'ü Korusun"
Sayfa 221Kitabı okudu
Küreselleşme ve Globalizm
Sisteme liberalizm-kapitalizm ("bırakınız yapsınlar, bırakınız geçsinler") adı verildi.
Sayfa 210Kitabı okudu
15 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.