Türk Kültüründen Türkiye Kültürüne ve Evrenselliğe

Türk Kültür Tarihi

Şerafettin Turan

Türk Kültür Tarihi Gönderileri

Türk Kültür Tarihi kitaplarını, Türk Kültür Tarihi sözleri ve alıntılarını, Türk Kültür Tarihi yazarlarını, Türk Kültür Tarihi yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Türklerin VII . yüzyıl ortalarından başlayarak İslam kültür çevresine girmelerine koşut olarak Türkçenin '2' yabancı dilin etkisi altına girdiği görülür: Arapça ve Farsça. Üstelik bu etki giderek bir baskıya, "boyunduruğa" dönüşmüş ve Türkçe öz kimliğini yitirerek bir başkalaşıma uğramıştır.
Sayfa 62 - Bilgi YayıneviKitabı okudu
Atatürk ise İslamiyetin esasları ve ögretisinin değişmediği ve Türklerin bin yıldan beri bu ögretiyi uyguladıkları gerçeğinden hareketle Gökalp'in üçlü bileşkesinden "islamlaşmak"ı çıkartarak kültür kaynaklarını ve amacını ikiye indirmişti .
Sayfa 39 - Bilgi YayıneviKitabı okudu
Reklam
Türk Doğacılığı: Şamanizm
Türk Şamanizmi İslamiyetten sonra da özellikle Anadolu'da İslami bir görünüş altında etkisini sürdürmüştür. Öyle ki bugünkü Türk yaşayışında bile bu eski dini inanış, görüş ve geleneklerin izlerini bulmak mümkündür.
Tanrıların çokluğu, onlar arasında görev ya da önem yönünden bir sıralamayı gerekli kılınca, içlerinden biri ana/baş tanrı durumuna geçirilmişti. Bu gelişmenin de ilk kez Anadolu'da olduğu bilinmektedir. Hititlerin bereket tanrıçası olan KYBELA (KUBABA) ana tanrıça sayılmıştı. "Grek panteonun"da (tanrılar topluluğu) HERA ana tanrıça kabul edilirken, Anadolu'nun aksine tanrıların başına bir erkek, ZEUS geçirilmişti. Roma'da ise bu ad JUPİTER'e dönüşmüştü.
''Türk, ailesine Türkçe, Allah'ına Arapça, sevgilisine ise Farsça seslenir.''
Türk tarihi, belirli bir coğrafya parçası ile sınırlandırılmasına olanak bulunmayan bir nitelik taşımakta ve Türklerin göçüp yerleştikleri ve devlet kurup egemen oldukları ülkelerin tümünü kapsamaktadır. Öte yandan bugün Türkiye denilen topraklar da Türklerin tarihlerinin başlangıcından bu yana oturdukları yer, yani Türklerin öz yurdu anlamına gelmemektedir. Kısacası Türk Tarihi alan olarak yalnızca Türkiye denen coğrafya parçası ile sınırlı bulunmamaktadır. Bunun sonucu olarak da Türk Kültürü ile Türkiye Kültürü deyimleri arasında boyut ve süreç yönlerinden küçümsenmeyecek bir ayrılık vardır.
Reklam
Atatürk, bir kültür temeline dayanmayan ulusların varlıklarını uzun süre koruyamadıklarını anımsatarak kültürel kimliğin ve birliğin önemini de belirtmişti: "Bugün yaşayan uluslar, varlıklarını kanıtlamak ve sürdürebilmek için çalışırlar. Fakat onların dayanacağı esas, kökünü kendisinden alacağı bir kültürleri bulunmazsa temel sağlam olmaz. Onun içindir ki tarihlerinde kültür izi bırakmayan ulusların en sonunda yalnız adları kalmıştır."
Sayfa 32
Kültür olgusu, bireysel-toplumsal(ulusal)-evrensel olarak '3' ayrı boyutta incelenebileceği için Atatürk de onu önce birey açısından değerlendirmişti: "Kültür, okumak, anlamak, görebilmek, görebildiğinden anlam çıkarmak, uyarı almak, düşünmek, zekâyı eğitmektir."
Geri18
89 öğeden 81 ile 89 arasındakiler gösteriliyor.