Türk Kültüründe Taşlar

Hakkı Acun

Türk Kültüründe Taşlar Quotes

You can find Türk Kültüründe Taşlar quotes, Türk Kültüründe Taşlar book quotes, the most impressive sentences and paragraphs on 1000Kitap.
Nişan (Menzil) Taşı: Eskiden sultanın veya büyük bir zatın attığı okun düştüğü yere ve vurduğu nişan yerine değişik biçimli taşlar dikilirdi. Taşın üzerine bu atışın tarihi ve kim tarafından atıldığı yazılıdır.
Dinlenme Taşı
Hamalların sırtındaki yükleri dinlendirmek için yapılan veya konulan taşlardır. Bu taşlar Anadolu'nun birçok il ve ilçesinde, ticari hareketliliğin yoğun olduğu işlek çarşı ve pazar yerlerinde, ana cadde ve sokak kenarlarında, yokuş başlarında yer alır. Yerden yükseklikleri yaklaşık olarak 1 - 1,25 m. kadar ve bir kişinin sırtındaki yükünü rahatça koyabileceği genişliktedir. Bunlar taş ve sütun parçaları olabileceği gibi özel olarak yapılmış da olabilirler.
Reklam
Yitik Taşı
Eski bir gelenek olduğu bilinen yitik taşı, yerden 1.25 m. yükseklikte kemerli bir niş şeklindedir. Kaybolmuş bulunan eşyanın sahibine ulaştırılmasını kolaylaştırabilmek için buraya konulmuştur. Yitik sahipleri eşyaları kaybolduğunda bu gibi yitik taşlarına bakarlar, buluntu kendilerine ait ise alır, aksi takdirde dokunmazlardı. Yitik taşları eşyaların konulabileceği şekilde oyuk olmalıdır. Bu yerler, diğer taşların olduğu gibi, çoğunlukla cami, tekke, türbe yanlarında veya işlek cadde üzerlerinde olmalıdır.
Sadaka Taşı
Bu taşlar, çoluğun çocuğun uzanamayacağı 1.20 - 1.50 m. yüksekliktedir. Bazen de 2 m. kadar olanları da vardır. Uzun olanlarına bir iki basamaklı merdivenlerle çıkılır. Üzerleri hafifçe oyuktur. Sütun olanlarının üzerinde demir çubukların bağlandığı kurşun yerlerinin oyuğu vardır. Bu taşlar üzerine sadaka verebilecekler tarafından, genelde kimsenin olmadığı, yatsı namazına giderken veya geceleyin, madeni paralar bırakılırdı. Biriken bu paraların ihtiyaç sahibi tarafından ihtiyacı olduğu kadarı alınır, diğerleri başkalarına bırakılmaya özen gösterilirdi. Böylece veren el ile alan el birbirini görmezdi. Oraya uzanan elin yardım koymak için mi, yoksa yardım almak için mi girdiğini bilemezdiniz. Bu da, zenginin kibrini kırması, fakirin utancını örtmesini sağlardı. Sadaka Taşları, Türk'ün ince zekâsının ve kibarlığının en güzel göstergesidir.
Yad - Yada Taşı (Yağmur Taşı):
Yağmur, dolu, kar yağdırdığına, rüzgâr estirdiğine, yangın söndürdüğüne inanılan taş veya taşlardır. İranlılar bu taşa "Yeşim Taşı" derler. Eski Türk, Ural-Altay kavimleri ile Çin ve Moğollarda yaygın bir inançtır. Kamlar veya insanlar yağmur yağdırmak istedikleri vakit taşları başları üzerine alıp kımıldattıkları zaman derhal bulut ortaya çıktığı, kar yahut serin hava istedikleri vakit daha çok salladıkları, derhal kar ve serinlik oluştuğu, bu işleri yapanların kendi hünerleri olmayıp Tanrı'nın kudretinin bir tecellisi olduğuna ve bu Yat taşını kullananlara da Yadacı dendiğine inanılırdı.
Kapı (Dayak) Taşı:
Cami, tekke, türbe, konut gibi mimari yapıların kapı ve pencere kanatlarına, kapının cereyandan şiddetli kapanarak zarar görmesini veya kapının açık kalmasını, devamlı açılıp kapanmasını önlemek için önlerine konulan ağırlıklardır. Bu ağırlıklar bazen işlemeli güzel olduğu gibi bazen de gayet sade yapılmıştır. Bu taşların çok öncelerden beri kullanıldığını tahmin etmekteyiz.
Reklam
20 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.