İngiliz Bible House, yahudi misyoner, işlerini hiç bir zaman tayfaların girmediği çok sayıda Sailors Homes ibadethaneleriyle, İskoçya kilisesi, bütün bunlar hoşnutsuzluğun kuluçka merkezleri olmaktan başka bir şey değildir, hepsi de isimleriyle bağdaşmayan
gayeler peşindedirler.
Erzurum, Van ve Bitlis, Trabzon, Amasya ve Samsun, Sivas, Harput, Diyarbakır'daki Ermeni çocuklar belki Amerikalıya uygun (yankee) fakat Ermeniler'in oturduğu Anadolu'nun yüksek yaylalarının safçocuklarını hiçde uygun düşmeyen bir eğitimden geçirmektedirler.
Ermeni çocuk kendisine Anglo-Amerikan öğretmenler tarafından aktarılan düşünceleri hazmedemez, kendisini çevreleyen kendisinin tanıdığı ve sevdiği her şey öğretmenlerinin sözleriyle taban tabana zıt olduğundan kafaları karma karışık olur.
Böylc bir okuldan çıkan Ermcni genci ülkesindc artuk daha fazla yaşayamaz, her şcyi karanlık vc çcvrcsindcn daha kölü görür, ctrafi nin daraldığını, uşaklaştığını, czildiğini hisseder. ÜIkesi onun için iğrenç bir hal alır ve nihayet ülkeyi terk eder.
Fakat kıta Avrupası, hattá Avrupa'nın cumhuriyetleri için de almiş olduğu "eğitimi" çok fazladır, kafasındaki kavram kargaşası için tanım bulamamaktadır, çünkü; Avrupa'da hattá Avrupa cumhuriyctlerinde bütün sınırsıvliğı, başı boşluğa devrimciliği dur diyen kanunlar vardır. Bu yüzden bu Ermeni genci kendi fikirleri için anlayış bulduğu ortam ile ilişki arar, tabiî bu ilişkiyi extrem-sosyal ve anarşistlerde bulacaktır.