Türkiyat Gönderileri

Türkiyat kitaplarını, Türkiyat sözleri ve alıntılarını, Türkiyat yazarlarını, Türkiyat yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Bu benim torpilimdi ;))
Şemsettin el-Cezeri, Artukoğullarının Döğer boyuna mensup olduğunu kaydederse de bazı tarihçiler Artuklu sikkelerinde Kayı damgasının bulunduğunu ileri sürerek bu iddiaya karşı çıkarlar. Onlara göre Artuklu Beyliği'ni Kayılar kurmuştur. Fakat o dönem de bölgede Kayılar'a rastlanmayış, Şemsettin el-Cezerî'yi haklı çıka- nr. Anadolu beylikleri hakkında önemli bir eseri bulunan Osman Turan, Artuklular'ın Kayılar'a değil, Döğerler'e mensup olduğu kanaatındadır. Bu mesele elbette incelemekte olduğumuz konu bakımından pek önemli değildir. Hanedan hangi boya mensup olursa olsun, anlaşılan o ki Artuklu Devleti, Döğer, Bayındır, Kınık, Beydili ve Afşar Türkmenleri tarafından kurulmuştur. Çünkü yöre Döğerler'den başka çok sayıda bu zikrettiğimiz boylarla meskûndur.
Anadolu, Türk fetihleri arifesinde nüfsunu kaybetmiş bir coğ­rafya durumundadır. Mevcut nüfus da Türklerin gelişi ile çekilip gitmiştir. Osman Turan, Brosset'e atıfta bulunarak "Türkler'in kudreti dolayısıyla Rumlar'ın şarktaki bütün şehir ve kaleleri barakıp gittiklerini" yazıyor. Bir Rum vakayinamesinde "Türk­lerin Anadolu'ya yağmacı gibi değil, işgal ettikleri bölgelerin hakiki sahipleri gibi girdikleri" ifade edilmektedir.
Reklam
Anadolu VI. yüzyıldan, Türklerin geldiği Xl. yüzyıla kadar tam 500 yıl boyunca muhtelif ordular tarafından çiğnenmiş, Sasani­ Bizans, Emevi-Bizans, Abbasi-Bizans mücadeleleri sebebi ile adeta harabeye dönmüştür. Hitit başkenti Hattuşaş'ın, bugün Alişar Hö­yügü dedigirdiz Ankuva 'nın Gurgum 'un, Frig başkenti Gordion 'un, Lidya başkenti Sart'ın, hatta Truva ve Bergama'nın tahribi işte bu dönemdedir. Malazgirt savaşından yüzyıllarca önce Bizans ve İran Orduları 'nın rekabet sahası olması sebebi ile büyük nüfus kaybına ugrayan Anadolu, sürekli katliamlara da maruz kalmıştır.
Türkler Anadolu 'ya geldiklerinde buralarda öyle iddia edildigi gibi yogun bir Rum nüfus yoktu. Kürt de yoktu. Nitekim Claude Cahen, Osmanlı öncesini anlatırken Anadolu 'nun dağınık ve az nü­fuslu bir ülke oldugunu yazmıştır.
Atatürk'ün manevi oğlu Abdurrahim Tuncak müzesinde sergile­nen Zübeyde Hanım'a ait eşyalar da onun mü'min bir kadın olduğu­ na işaret etmektedir: Tespihler . . . Seccadeler. . . Kur' an-ı Kerimler. . . Zemzem kapla-n . . . Allah aşkına söyler misiniz, bir genelev kadınma ait olabilir mi bu eşyalar? Şimdi Türk'ün ve Atatürk'ün azılı düşmanlan, iftiralannı ispat­ layahilrn ek için bir mahkeme karan uydurmuşlar. Siirt, Bitlis ve Almanya postahanelerinden Türkiye'deki binlerce adrese gönderi­ len bu uyduruk karara göre Zübeyde Hanım, be raber yaşadığı kişi ölünce ondan olan oğlu için Selanik Asliye Hukuk Mahkemesi'nde babalık davası açmış da . . . Ölen adamın yakınlan bu davaya itiraz etmiş de . . . Çünkü Zübeyde Hanım genelevde çalışıyormuş da . . . Genelevden çıkanldığında iki yaşında bir çocuk sahibi imiş de . . . Selanik Asliye Hukuk Mahkemesi meseleni nufuzuna kavuşması için durumu Selanik genelevinden sormuş da . . . Sonunda mahkeme 22 Kanunuevvel 1883 tarih ve 1298 sayılı karar ile Mustafa Kemal'in gayri meşru olduğuna karar vermiş de . . .
yazarlar arasında Atatürk'ün amansız düşmanlan olduğu gibi; Armstrong gibi İngiliz casusları da vardır. Atatürk'ü yerden yere vurmak maksadıyla yazılan İngiliz casusunun kitabında bile böyle­sine alçakça bir iftira, hatta ima bile yoktur .
Reklam
203 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.