1920-1938

Türkiye Cumhuriyeti Tarihi - Cilt: 1 / Kurtuluş, Kuruluş ve Modernleşme

Kolektif

Türkiye Cumhuriyeti Tarihi - Cilt: 1 / Kurtuluş, Kuruluş ve Modernleşme Gönderileri

Türkiye Cumhuriyeti Tarihi - Cilt: 1 / Kurtuluş, Kuruluş ve Modernleşme kitaplarını, Türkiye Cumhuriyeti Tarihi - Cilt: 1 / Kurtuluş, Kuruluş ve Modernleşme sözleri ve alıntılarını, Türkiye Cumhuriyeti Tarihi - Cilt: 1 / Kurtuluş, Kuruluş ve Modernleşme yazarlarını, Türkiye Cumhuriyeti Tarihi - Cilt: 1 / Kurtuluş, Kuruluş ve Modernleşme yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Erzincan ve civarındaki Ermenilerin dörtte üçü savaşla birlikte doğrudan doğruya veya İran üzerinden Rusya'ya geçmişti. Hatta Osmanlı ordusunda silah altına alınanların bir kısmı firar ederek Ermeni çetelerine katıldı. Bu arada Ermeni komiteleri, Osmanlı topraklarındaki şubelerine isyan etmeleri yönünde talimat vermişti. Tüm bu gelişmelerin sonucunda 1915 yılının ilk aylarında doğuda isyan hareketleri görülmeye başladı.
Savaşın son yılında birlikler arasındaki en temel sorun: "Yolsuzluktan, nakil vasıtalarının azlığından ve düşman uçaklarının ardı ardına yaptıkları hücumlardan" kıtalar arasında irtibatın sağlanamamasıydı. Bu durum ordu birliklerini darmadağın bir hale getirmişti.
Reklam
Mahkeme tutanaklarına, hükümet yetkililerine ve dönemin basınına göre olayın arkasında Nakşibendi tarikatı bulunmaktadır. Bu sebeple Menemen Olayının soruşturma aşaması Menemen ile sınırlı kalmamış, ülke çapına yayılmıştır.
İtilaf Devletleri Çanakkale Boğazı'na kesin saldırı kararını 15 Mart 1915'te verdi. Kararın ertesi günü, yorgunluktan, sinirden ve uykusuzluktan güçsüz düşen Amiral Carden hastalanarak 17 Mart'ta yerine Kurmay Başkanı De Robeck atandı.
Savaşın ikinci yılına gelindiğinde neredeyse tüm doğu illeri kaybedilmişti. Genel Kurmay, başlangıçta Erzurum'un düşmesini o kadar gizli tuttu ki, resmi bildirilerde bu konuda tek söz yer almadığı gibi, durumdan padişaha ve yakınlarına dahi ilk aylarda haber verilmedi.
Hafiz Hakkı Paşa tarafından hazırlanan taarruz planına göre; Osmanlı Devleti, İran ve Kafkasya'da Rusları bir an evvel mağlup ederek Hazar Denizi'ne ve Afgan sınırlarına dayanacaktı. Almanya tarafından da desteklenen planda, Afganistan yoluyla Hindistan üzerinden İngiltere'ye karşı silahlı bir mücadele öngörülmekteydi." Cihat fetvası sayesinde bölgedeki Müslüman halktan alınan destekle hem Rusya hem İngiltere zor durumda bırakılmış olacaktı.
Reklam
Osmanlı donanmasına güç kazandıran Breslau Gemisi'ne Yunanistan'dan geri alınmak istenen Midilli Adası'nın ismi, Goeben'e ise Jön Türklerin "ruhani koruyucusu" kabul edilen "Sultan Yavuz" (I. Selim)'un isimleri verildi.
Her ne kadar İngiliz Dışişleri Bakanı Edward Grey hâlâ İngiltere'nin Osmanlı politikalarını, İmparatorluğun çöküşünü ve paylaşımını önlemek, olarak ifade etse de temelde endişe unsuru İmparatorluğun mutlak çöküşü halinde İstanbul'un kimin elinde kalacağı meselesiydi. Dahası Osmanlı'nın çöküşü ortaya bir Avrupa Savaşı çıkarabilirdi.
Savaş Üçlü İtilaf (Fransa, Rusya, İngiltere) ve Üçlü İttifak (Almanya,Avusturya- Macaristan, İtalya) Devletlerinin birbirleriyle olan rekabetlerinin (askeri, siyasi, ekonomik...) bir sonucu olsa da kısa sürede kıtayı etkisi altına aldı. Avrupa'da tarafsız kalmayı tercih eden devletlerden bazıları, stratejik konumları gereği bu politikalarını uzun süre devam ettiremedi.
Bu bloklardan ilki 1879'da Almanya ile Avusturya- Macaristan İmparatorluğu tarafından Rusya'ya karşı kuruldu. 20 Mayıs 1882'de İtalya'nın bloğa katılmasıyla Üçlü İttifak olarak adlandırıldı. İtilaf bloğu ise Almanya'ya karşı 1893'te Fransa ve Rusya'nın birliktelik oluşturmasıyla ortaya çıktı. 1907'de bloğa İngiltere'nin dahil olmasıyla Üçlü İtilaf olarak anıldı.
19 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.