Genel yayın politikası: Dergi, tür olarak gazete ile kitap arasında bir yer işgal eder: Ne gazete gibi popüler ne kitap gibi tek yönlüdür.
12 Eylül 1980’e kadar devam eden aşırı politizasyondan sonra, büyük ölçüde depolitizasyonun hakim olduğu bir dönemde (Nisan 1989) yayın hayatına atılan Türkiye Günlüğü, ifrat ile tefrit –bu alandaki karşılığı ile popüler kültür ve fraksiyon kültürü- arasında bir tercihte bulunmayı reddetmiş ve başlangıçtan beri her türlü politik ve ideolojik hizip anlayışının ötesinde, entelektüel ve akademik bir tartışma zemininin güçlendirilmesi hedefini gözetmiştir. Türkiye Günlüğü, bu tarz ve üslûbundaki ısrarı sayesinde -bugüne kadar Türkiye’de çıkmış pek az derginin başarabildiği biçimde- farklı düşünce ve görüşteki aydınların büyük bir hoşgörü ve ciddiyet çizgisinde rahatlıkla fikir ve görüşlerini açıklayabildikleri, tartışabildikleri bir platform haline gelmiştir.