Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Bilimkurgusal Antropoloji ve Türk Milliyetçiliğinin Irkçı Çehresi 1925-1939

Türklüğü Ölçmek

Nazan Maksudyan

Türklüğü Ölçmek Gönderileri

Türklüğü Ölçmek kitaplarını, Türklüğü Ölçmek sözleri ve alıntılarını, Türklüğü Ölçmek yazarlarını, Türklüğü Ölçmek yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
"1930’ların Kemalist rejimini şu üç temel özellikle tarif etmek çok yanlış olma­yacaktır: her tür farklılık, ayrılık ve iktidar partisine muhalefetin inkârı; devlet ideolojisinin yegâne gerçek olarak sunulduğu mutlakiyetçi tutum; yönetici elitin ve özellikle de önderin kararlarının tartışılmazlığı. "
Sayfa 44 - Metis Yayıncılık, Birinci BasımKitabı okudu
" Darwin'in te­zinin bilimsel çevrelerde kabul görmesinin asıl sebebi ırkçı kibrin yoğunlaşmasıydı, sosyo-kültürel teorinin biyolojikleşmesi de bu yoğunlaşmanın dışavurumuydu."
Sayfa 21 - Metis Yayıncılık, Birinci BasımKitabı okudu
Reklam
“Antropolojinin ırkçı türü “bilimsel” olarak adlandırılıyordu, çünkü bilimsel antropologların yöntemleri -sadece gözlemlemek ve tanımlamak değil, saymak, ölçmek ve deney yapmak- bilimin o zaman için geçerli tanımına tam olarak uyuyordu. “Bilimsel” sıfatının içinde barındırdığı yapılan işi yüceltme unsurunu da unutmamak gerekir. Dönemin antropologları insan bilimlerindeki kesinlik arayışını sayılardan faydalanarak takip etti. Antropoloji insan vücudunun bölümlerini-özellikle kafatası ama onun yanı sıra kollar ve bacaklar, cinsel organlar, boy, kalp çeperi, kalçalar- ölçme bilimi haline geldi.”
Sayfa 24 - Metis YayınlarıKitabı okudu
Geçmiş konusunda nostaljik olan Romantikler, her fırsatta geçmişi yüceltmek istediler.
Gelecek yerine geçmişte kurgulanan ideal millet, benlik imgesinin, sosyal görüşlerin ve değerler sisteminin merkezine yerleştirilmiştir. "Biz" fikri ve "biz" idealinin özünü oluşturan, milli gelenek ve mirasın yansımasıdır. Bu ulus-devletlerin halkları gitgide milletlerinin atalarına ya da değişmez görünen milli başarılarına, özelliklerine ve değerlerine özel bir önem atfederek milli gururlarını ve haklarını temellendirdiler. Gelecek vurgusu yerini bugüne ve düne bırakırken, daha iyi olunacağına dair inanç, milli seciyenin ve geleneklerin değişmezliği inancına dönüşmüştür.
Milliyetçilik, aslında hem "esas” milleti ve üyelerini canlandırmak ve arileştirmek için içe dönük, hem de yabancı baskılara ve rakiplere karşı siyasi güç kazanmak için dışa dönüktür. İçeriye dönük milliyetçilik, milli geleceği temsil edecek yeni bir birey ve yeni bir toplum yaratma hedefine ulaşmaya çalışır. Ancak arzuladığı birey ve toplum şanlı geçmişin tıpatıp aynısı olmalıdır. Dolayısıyla hedef, idealize edilmiş geçmişe geri dönmek ve oluşturulacak millete örnek olarak bu imgeyi göstermektir. "Geçmişimiz", bugünkü ve gelecek nesillere atalarının erdemlerini öğretmekle kalmayacak, aynı zamanda, görevlerini de yerine getirmelerini sağlayacaktır.
Reklam
Görkemli bir devir başarısız savaşlar, kaybedilmiş topraklar ve imparatorluğun çöküşüyle kapanmıştı. Temel olarak hissedilen kronik bir özgüvensizlik ve bir o kadar kin ve kızgınlıktı. Taner Akçam'a göre sürekli ve pürüzsüz bir gelişme kaydeden milletlere nazaran, Türk milli devleti özgüveni oldukça zayıf kalmış ve milli kimlik oluştururken saldırgan bir tutum sergilenmiştir.
Aslında tüm ulus devletler, bağımsızlıklarının hemen ardından devletleşme sürecinde koptukları devletten daha gerilere giderek kendilerine yeni bir kimlik ararlar.
Milliyetçilik vatanseverlikten ırkçılığa kadar geniş bir yelpazeye yayılabilen çok kapsamlı bir kavramdır.
Yeni kurulmuş devlet bilimsellik kisvesi altında her istediği şeye doğruluk atfetmek ve tartışılmazlık kazandırmak istemiştir. Bu yüzden de antropoloji, özellikle de fiziksel antropoloji, Türk ırkı hakkında doğrular " icat etmek" için biçilmiş kaftandır
Sayfa 179Kitabı okudu
41 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.