Yaşam, yüreğinde örgütlü bir tutku olunca; dağ başlarında korkarak yanan çoban ateşiyle bile duygulanır; onu düşünürsün. Çünkü felsefen insandır, artık... Sevinci, acısı gönlünün parçasıdır.
Gönen'li Yusuf da böyle bir tutkuyla koyulur İzmir yoluna. "Yardımcım beni yaradan, ona sığınırım!"diye düşünürken, dudaklarından çaresizlik mırıltısını duymazdan gelir...
Ferhat'ın çalışkanlığını, Yunus'un sabrını, Dadaloğlu'nun mertliğini, Edebali'nin Ahi geleneğini koyar heybesinin boş gözüne...,Acıktığında onları katık eder kuru ekmeğine, sıkıldığında da yüreğine doldurup derttaş olur, dertleşir onlarlar..