Üç yüze ise şu çalışmayı alıyordunuz:
Zayıf esmer bir Yahudi kız, Modern Sanatlar müzesinde sizi tanımış gibi yapıyor, master tezini okumanıza izin veriyor, sizi Elaine’nin yerinde, Freud’un kadınlar hakkındaki görüşleri üzerinde bağırtılı çağırtılı bir tartışmaya karıştırıyor ve daha sonra sizin seçtiğiniz bir yolla sahte bir intihar gösterisi yapıyor— bu bazılarına göre, akşamın mükemmel şekilde geçirilmesi demektir. İyi numara.
Muhteşem bir şehir şu New York.
Çocukluğunda çok usluydu. Entelektüel bir çocuktu. On iki yaşında iken, birtakım sanat düşmanları kütüphaneye dalıp T.S. Eliot’ın şiirlerini Fransızcaya çevirdikten sonra, bu şiirleri İngilizceye geri çevirmişti
«Freud’a göre seks bilinçaltına giden en büyük yoldur.»
«Freud rüyâların bilinçaltına giden yol olduğunu söylemiştir.»
«Ha seks, ha rüyâlar — ne önemi var?»
«Hoşçakal Harriet.»