"Bir davanın genişlemesi, mahiyetinin anlaşılması ancak müdafilerinde müsamaha ve hoşgörü ruhunun hâkim olmasıyla mümkündür. Çünkü insanların fıtratları farklıdır. Bir muamele tarzı herkese, her yerde tatbik edilmez. Bir işaretten bin ders alabilecek gayet hassas ve ince ruhlu insanlar olduğu gibi, pek çok delil ve hâdiseleri gördükten sonra ancak uyanabilecek kabiliyetler de vardır. Bu ikisi arasında daha nice istidatlar yer alır. Kültürün ve cemiyetteki örf ve âdetlerin tesirlerini de unutmamak lazımdır. İrşad mevkiinde bulunanlar bu cihetleri göz önüne almak, konuşmalarını ve hareketlerini ona göre ayarlamak zorundadırlar. Aksi takdirde “yapayım” derken “yıkmaları” mukadderdir..."
Sayfa 127 - Necmeddin Şahiner